ABD doları, majör para birimleri karşısında değer kaybını üçüncü işlem gününde de sürdürdü.
Dolar endeksi (DXY), %0,4 düşüşle 98,93 seviyesine kadar gerileyerek son dönemin en zayıf performanslarından birini sergiledi. Bu gerileme, hem iç politikadaki belirsizliklerin hem de küresel ekonomik gelişmelerin bir yansıması olarak değerlendiriliyor.
Trump’ın Vergi Reformu Baskı Altında
Dolar üzerindeki baskının önemli nedenlerinden biri, Başkan Donald Trump’ın vergi reformuna yönelik Kongre desteğini yeterince sağlayamaması oldu. Yatırımcılar, özellikle bütçe açığını artıracağı öngörülen vergi tasarısına temkinli yaklaşırken, ABD varlıklarına olan güven de sarsılmış durumda. Analistlere göre, planlanan reformların ABD kamu borcuna 3 ila 5 trilyon dolarlık ek yük getirmesi bekleniyor. Bu da uzun vadeli tahvillerde alım iştahını azaltıyor.
Tahvil İhalesi Öncesinde Gerilim Yükseldi
Bugün düzenlenecek 20 yıllık tahvil ihalesi öncesi yatırımcıların temkinli duruşu dikkat çekiyor. Özellikle Moody’s’in ABD’nin kredi notuna ilişkin olumsuz değerlendirmeleri ve büyüyen bütçe açığı, tahvil piyasasında tedirginlik yaratıyor. Commonwealth Bank of Australia tarafından yayımlanan bir notta, ABD’nin büyüme-enflasyon dengesinin diğer gelişmiş ekonomilere kıyasla en zayıf durumda olduğu vurgulandı. Kurum ayrıca, 2026 sonrası dönemde doların küresel ölçekte yeniden zayıflayabileceğine dikkat çekti.
Küresel Veriler Doları Zorluyor
ABD dışı gelişmeler de doların zayıflamasını destekleyen faktörler arasında. Japonya’da ihracat yavaşlamasına ve ticaret açığına rağmen Japon yeni, güvenli liman talebinin etkisiyle değer kazandı. USD/JPY paritesi 144,53’ten 143,46 seviyesine geriledi. Bölgede artan jeopolitik riskler ve Japon tahvil faizlerindeki yükseliş bu hareketi destekledi.
İngiltere’de açıklanan Nisan ayı enflasyon verisinin beklentilerin üzerinde gelmesi ise İngiliz Merkez Bankası’nın faiz indirimi beklentilerini zayıflattı. Bu gelişmeyle sterlin, dolar karşısında Şubat 2022’den bu yana en yüksek seviyesine ulaştı ve GBP/USD paritesi 1,362’ye yükseldi. Aynı şekilde euro da güçlenerek EUR/USD paritesini 1,1342 seviyesine taşıdı.
Fed Temkinli, Bekle-Gör Modunda
ABD Merkez Bankası (Fed) yetkilileri, ticaret politikalarının ekonomik büyüme üzerindeki etkilerine dair temkinli açıklamalar yapmayı sürdürüyor. Trump yönetiminin yürüttüğü ticaret savaşlarının yansımaları nedeniyle Fed’in faiz artırımı konusunda aceleci davranmayacağı değerlendiriliyor. Bu da doların güç kazanmasını zorlaştıran bir diğer etken.
Döviz Politikalarında Baskılar Artıyor
Döviz piyasasında ise özellikle ABD’nin diğer ülkeler üzerindeki müdahale baskısı konuşuluyor. Japonya Maliye Bakanı Katsunobu Kato’nun ABD Hazine Bakanı Scott Bessent ile görüşmesi öncesi yaptığı açıklamada, kurda aşırı oynaklığın istenmediği belirtildi. Analistler, ABD’nin döviz müdahalesine karşı ülkeleri sınırlamaya çalıştığına yönelik sinyallerin doları zayıflatan bir başka unsur olduğunu belirtiyor.
Genel Değerlendirme
ABD dolarının değer kaybı, sadece teknik ya da geçici bir düzeltme olarak görülmemeli. Politik belirsizlikler, ekonomik göstergelerdeki yavaşlama ve küresel çapta artan jeopolitik riskler, doların “güvenli liman” kimliğini aşındırıyor. Aynı zamanda gelişmiş ekonomilerde artan faiz oranları ve güçlü enflasyon verileri, yatırımcıların ABD dışı varlıklara yönelmesine yol açıyor. Doların önümüzdeki dönemde yeniden güç kazanabilmesi için yalnızca Fed politikaları değil, aynı zamanda yapısal ekonomik güvenin yeniden tesis edilmesi gerekecek.
