Türkiye Otomotiv Pazarı 2025 Ağustos Analizi

Türkiye otomotiv pazarı, 2025 yılının Ağustos ayında güçlü bir performans sergileyerek 101.650 adet satış seviyesine ulaştı. Geçen yılın aynı dönemine göre %12,8’lik büyüme, Mart ayından bu yana süregelen 100.000 üzerindeki satış ivmesini korudu. Bu veri, ayrıca 2015’ten bu yana Ağustos aylarında ilk kez 100.000 adedin aşılması açısından da tarihi bir önem taşıyor.

Binek araç satışları bu dönemde %18,7 artış göstererek 82.215 adede yükselirken, hafif ticari araç satışlarında %6,8’lik gerileme ile 19.435 adetlik bir performans görüldü. Ocak–Ağustos 2025 döneminde ise toplam satışlar %7,2 büyüme ile 817.345 adede ulaştı. Binek araç segmentinde %8,1’lik artış dikkat çekerken, hafif ticari araç segmentinde %4,1 oranında sınırlı bir yükseliş kaydedildi.

Türkiye’de artan mobilite ihtiyacı, araç parkının yaşlanması ve filo alımlarındaki canlılık, güçlü talep ortamını destekleyen başlıca faktörler olmaya devam ediyor. Buna ek olarak küresel teknoloji dönüşümü, vergi teşvikleri ve kampanyalar, özellikle yerli üretim araçların satışlarını güçlendiren unsurlar olarak öne çıkıyor. Parasal sıkılaşmanın gecikmeli etkilerine rağmen, faiz indirimlerinin desteklediği dezenflasyonist sürecin önümüzdeki dönemde talebi canlı tutmaya devam edeceği öngörülüyor.

Motor tipine göre dağılım, pazarda dönüşümün yönünü net biçimde ortaya koyuyor. Benzinli araçların pazar payı yıllık bazda 9 puanlık gerilemeyle %46,9’a düşerken, dizel araçların payı %12,15’ten %8’e geriledi. Buna karşılık elektrikli araçlar güçlü bir sıçrama yaparak 2023’teki %4,8 seviyesinden Ağustos 2025 itibarıyla %21,34’e ulaştı. Ocak–Ağustos döneminde de elektrikli araçların payı %8,4’ten %18,4’e çıktı. ÖTV matrah düzenlemesiyle birlikte sağlanan avantajlar, elektrikli araçların rekabet gücünü artırarak bu segmentin pazarın ana dinamiği haline gelmesini hızlandırıyor. Hibrit ve elektrikli modellerin önümüzdeki dönemde Türkiye otomotiv pazarında baskın segment olma yolunda ilerlediğini söylemek mümkün.

Şirket bazında bakıldığında, performanslarda belirgin ayrışmalar göze çarpıyor. Tofaş, Ağustos ayında satışlarını %1 artırarak 26.616 adede çıkarmasına rağmen pazar payında 3,1 puanlık düşüşle %26,2 seviyesine geriledi. Ocak–Ağustos döneminde ise satışlar %0,5 daralarak 214.788 adet olarak kaydedildi; bu tablo hisse performansı açısından “negatif” bir görünüm sergiliyor. Ford Otosan, Ağustos’ta %15,2’lik gerilemeyle 6.922 adet satışa düşerken pazar payını %6,8’e çekti. Sekiz aylık dönemde satışlar %3,2 artsa da pazar payındaki düşüş, şirketin performansını zayıf kılıyor. Buna karşılık Doğuş Otomotiv, Ağustos’ta %1, yılın ilk sekiz ayında ise %6,9’luk büyüme yakalayarak 116.526 adet satış gerçekleştirdi. Pazar payının %14,3 seviyesinde korunması, şirket açısından “sınırlı pozitif” bir görünüm oluşturuyor.

Genel tabloya bakıldığında, Türkiye otomotiv pazarı hem güçlü talep hem de elektrikli mobiliteye yönelim sayesinde yapısal bir dönüşüm sürecine girmiş durumda. Elektrikli araçların payındaki hızlı artış, önümüzdeki yıllarda sektörün büyüme dinamiklerinin ve rekabet koşullarının yeniden şekilleneceğine işaret ediyor. Bununla birlikte, şirketlerin performans farklılaşmaları yatırımcı açısından daha seçici bir yaklaşım gerektiriyor. Özellikle yerli üretim ve elektrikli araç segmentinde rekabet gücünü artıran firmaların, bu dönüşüm sürecinden daha güçlü çıkma potansiyeli bulunuyor.

Küresel markaların (özellikle Tesla ve Çinli üreticilerin) Türkiye pazarına artan ilgisi, rekabeti daha da yoğunlaştırıyor. Bu durum hem tüketiciler için seçeneklerin artmasını sağlarken hem de yerli üreticilerin teknoloji yatırımlarını hızlandırmalarını zorunlu hale getiriyor.