Türkiye Ekonomisi Kritik Büyüme Rakamlarına Odaklandı

Türkiye'nin 2025 yılı üçüncü çeyrek GSYH verileri yarın açıklanacak. Ekonomistlerin ortalama büyüme beklentisi yüzde 3,97 oldu.

Üçüncü Çeyrek İçin Beklenti %3,97

​Türkiye ekonomisinin 2025 yılının üçüncü çeyreği (Temmuz-Eylül dönemi) büyüme verileri, yarın (1 Aralık Pazartesi) Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından kamuoyuna açıklanacak. Ülke ekonomisinin performansını göstermesi açısından kritik önem taşıyan Gayrisafi Yurt İçi Hasıla (GSYH) rakamları, yarın saat 10.00’da TÜİK’in resmi internet sitesinde yayımlanacak.

​Açıklanacak bu veriler öncesinde, ekonomistlerin genel beklentisi yüzde 4’e yakın bir büyüme oranına işaret ediyor. Ekonomistlerin öngörüsü, Türkiye ekonomisinin üçüncü çeyrekte yüzde 3,97 büyüme kaydettiği yönünde. Bireysel beklentiler ise yüzde 3,2 ile yüzde 5 gibi geniş bir aralıkta dağılım gösteriyor. Bu aralık, ekonominin farklı sektörlerinin ve iç/dış talebin çeyrek boyunca farklı dinamikler sergilediği yorumunu destekliyor.

​Önceki çeyreklerdeki performans dikkate alındığında, bu beklenti önceki büyüme hızlarıyla karşılaştırılabilir bir tablo çiziyor. Türkiye ekonomisi, bir önceki yıl olan 2024’ün üçüncü çeyreğinde yüzde 2,8 büyüme kaydetmişti. Hemen önceki çeyrek olan 2025 yılının ikinci çeyreğinde ise büyüme oranı yüzde 4,8 olarak gerçekleşerek güçlü bir performans sergilemişti. Üçüncü çeyrek beklentisinin, ikinci çeyreğe kıyasla bir miktar yavaşlamaya işaret etmesi, yılın ikinci yarısında para politikasındaki sıkılaşmanın ve küresel ekonomik koşulların etkilerinin hissedilmeye başladığı şeklinde yorumlanabilir.

​Ekonomistlerin değerlendirmeleri sadece çeyreklik bazda kalmadı; yılın tamamına ilişkin beklentileri de ortaya konuldu. Ekonomistlerin 2025 yılının tamamına ilişkin büyüme beklentilerinin ortalaması yüzde 3,49 oldu. Bu, hükümetin resmi hedefleri ve uzun vadeli potansiyel büyüme oranları açısından kritik bir göstergedir. Eğer yılsonu büyümesi bu ortalama seviyede gerçekleşirse, Türkiye ekonomisi zorlu küresel ve yerel koşullara rağmen istikrarlı ancak ılımlı bir büyüme patikası izlemiş olacak.

​Yarın açıklanacak üçüncü çeyrek büyüme verisi, Merkez Bankası’nın (MB) para politikası kararları ve Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın maliye politikası stratejileri için önemli bir girdi sağlayacaktır. Özellikle büyüme kompozisyonunun (tüketim mi, yoksa yatırım ve net dış talep mi ön planda?) incelenmesi, politika yapıcıların atacağı adımların yönünü belirlemede kilit rol oynayacaktır.