Finansal piyasalarda yatırımcıların sıklıkla tartıştığı stratejilerden biri olan “Mayıs’ta Sat ve Git” (Sell in May and Go Away) yaklaşımı, özellikle hisse senedi piyasalarında dikkat çeker. Bu strateji, yatırımcıların Mayıs ayında piyasadan çıkıp, genellikle yılın son çeyreğinde veya Kasım ayında yeniden piyasaya dönmesini önerir. Strateji, hisse senedi getirilerinin yaz aylarında düşük performans göstermesi eğilimine dayanır. Ancak bu yaklaşımın Türkiye piyasalarında geçerliliği ve uygulanabilirliği çeşitli faktörlere bağlıdır.
Stratejinin Kökeni ve Mantığı
“Sell in May and Go Away” stratejisi, tarihsel olarak Batı finans piyasalarındaki sezonluk hareketlere dayanır. İngiltere’de bu strateji, “St. Leger Day” adı verilen eylül ayı etkinliğine kadar finans dünyasında düşük bir aktivite dönemine girildiğini ifade eder. ABD’de ise yaz aylarının durgun geçmesi, tatillerin artması ve yatırımcıların daha az aktif olması bu stratejiyi destekler.
Stratejinin temel mantığı şudur:
- Mayıs-Kasım arası dönemde piyasalarda durgunluk yaşanabilir.
- Kasım-Nisan dönemi ise genellikle daha yüksek getiri sunar, çünkü yıl sonu bilanço beklentileri, tatil alışverişleri ve ekonomik canlanma bu dönemde yoğunlaşır.
Türkiye Piyasalarında Sezonluk Hareketler
Türkiye’nin ekonomik ve politik dinamikleri, bu stratejinin geçerliliğini sorgulatır. Borsa İstanbul (BIST) gibi piyasalarda, sezonluk eğilimler Batı piyasalarına kıyasla farklılık gösterebilir. İşte Türkiye piyasalarındaki durumu değerlendirirken dikkate alınması gereken başlıca faktörler:
1. Sezonluk Getiri Analizi
Türkiye piyasalarında yaz aylarında genellikle düşük işlem hacmi gözlenir. Ancak, bu durumun kesin bir şekilde düşük getirilerle sonuçlandığını söylemek zordur. Örneğin:
- Turizm sektöründeki hareketlilik, yaz aylarında bazı sektörlerde hisselere olan ilgiyi artırabilir.
- Dış borç ödemeleri veya döviz kurlarındaki hareketlilik, dönemsel olarak piyasalarda dalgalanma yaratabilir.
Geçmiş verilere bakıldığında, BIST 100 endeksi bazı yıllarda yaz aylarında yüksek performans göstermiştir. Bu da “Mayıs’ta Sat ve Git” stratejisinin Türkiye’de her zaman geçerli olmadığını gösterir.
2. Politik ve Ekonomik Belirsizlikler
Türkiye’de ekonomik ve politik belirsizlikler, sezonluk hareketlerden daha etkili olabilir. Örneğin:
- Seçimler, faiz kararları veya enflasyon verileri gibi gelişmeler, piyasa performansını yılın herhangi bir döneminde etkileyebilir.
- Türkiye’nin dış ticaret yapısı ve döviz piyasalarındaki dalgalanmalar, sezonluk hareketleri gölgeleyebilir.
3. Global Etkiler
Türkiye piyasaları, özellikle yabancı yatırımcıların etkisiyle global piyasalardaki hareketlere duyarlıdır. ABD Merkez Bankası (FED) kararları veya Avrupa’daki ekonomik durum gibi faktörler, BIST’te sezonluk eğilimlerden daha güçlü bir etki yaratabilir.
“Mayıs’ta Sat ve Git” Stratejisi Uygulanabilir mi?
Bu stratejinin Türkiye piyasalarındaki uygulanabilirliği, yatırımcıların hedeflerine, risk toleransına ve piyasa dinamiklerine bağlıdır. Aşağıdaki unsurlar stratejinin uygulanabilirliğini değerlendirmede önemlidir:
1. Yatırımcı Tipi
- Kısa Vadeli Yatırımcılar: Bu strateji, kısa vadeli yatırım yapanlar için daha uygun olabilir. Mayıs sonrası piyasa durgunluğunda işlem yapmaktan kaçınılabilir.
- Uzun Vadeli Yatırımcılar: Uzun vadeli yatırımcılar için bu tür sezonluk stratejilerden çok, hisse senetlerinin temel analizine odaklanmak daha önemlidir.
2. Sektör ve Hisse Seçimi
Bazı sektörler yaz aylarında yüksek performans gösterebilir. Özellikle turizm, enerji ve tarım sektörleri, sezonluk etkilerden olumlu etkilenebilir. Dolayısıyla, tüm portföyü boşaltmak yerine, sezonluk hareketlere uygun sektörlere yönelmek daha mantıklı olabilir.
3. Tarihsel Veriler ve Araştırmalar
Türkiye piyasalarında tarihsel verilere dayalı analizler, bu stratejinin başarı şansını sorgulamaktadır. Örneğin, BIST 100 endeksinde son 10 yıllık yaz dönemi getirilerinin incelenmesi, genel bir eğilim belirlemek açısından faydalı olacaktır.
Stratejiyi Uygularken Riskler
“Mayıs’ta Sat ve Git” stratejisi Türkiye’de şu riskleri taşıyabilir:
- Piyasanın ani yükseliş fırsatlarını kaçırma riski.
- Türkiye’ye özgü ekonomik ve politik dalgalanmaların sezonsallığı bozması.
- Portföyde nakit tutulması nedeniyle fırsat maliyetlerinin artması.
Sonuç: Türkiye İçin Stratejik Yaklaşım
“Mayıs’ta Sat ve Git” stratejisi, Türkiye piyasalarında birebir uygulanabilir bir model olarak görülmese de, dönemsel piyasa hareketlerini anlamada faydalı bir referans olabilir. Ancak, Türkiye’nin kendine özgü dinamikleri göz önünde bulundurularak, bu stratejiyi tamamen benimsemek yerine, daha esnek bir portföy yönetimi benimsemek daha doğru bir yaklaşım olacaktır.
Yatırımcılar için temel öneri, stratejiye körü körüne bağlı kalmaktan ziyade, makroekonomik koşullar, sektör dinamikleri ve hisse senetlerinin performansına dayalı bilinçli kararlar almaktır. Böylece, Mayıs sonrası dönemde oluşabilecek fırsatlar da değerlendirilebilir.
Çekince
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihleri dikkate alınarak kişiye özel sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler ise genel niteliktedir. Bu tavsiyeler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.