Kripto para piyasaları 2025’e damgasını vuran bir gerçekle karşı karşıya: Güvenlik artık yatırım stratejisinin ayrılmaz bir parçası. Dijital varlıklara yönelik siber saldırılar rekor kırarken, yatırımcılar varlıklarını borsalarda tutmak yerine çevrimdışı depolama sağlayan soğuk cüzdanlara yöneliyor. Bu yönelim sadece bir güvenlik refleksi değil; aynı zamanda kripto ekosistemindeki güç dengelerini yeniden şekillendirmeye başlayan ekonomik bir hareket.
2025’in ilk yarısında 2,2 milyar dolar değerinde kripto varlık çalındı. Bu rakamın 2024 yılının tamamını geride bırakması, saldırıların ne kadar hızlı tırmandığını açıkça ortaya koyuyor. Dahası, hırsızlıkların yüzde 23’ünün bireysel cüzdanları hedef alması, riskin artık sadece borsalarla sınırlı olmadığını, kullanıcıların doğrudan av haline geldiğini gösteriyor.
Bu ortamın en büyük kazananlarından biri Ledger oldu. Şirketin CEO’su Pascal Gauthier, Ledger’ın gelirlerinin üç haneli milyon dolarlara ulaştığını söylüyor. Artan saldırılarla birlikte yatırımcıların borsalardan uzaklaşıp cihazlarına yönelmesi, Ledger’ı ve Trezor, Tangem gibi üreticileri son yılların en hızlı büyüyen güvenlik firmaları haline getirdi.
Siber saldırıların cazibesini artıran bir diğer faktör ise kripto fiyatlarındaki sıçrama. Varlıkların değerinin artmasıyla hırsızların iştahı büyüyor. Şubat ayında gerçekleşen Bybit saldırısı bunun en çarpıcı örneği. Kuzey Koreli hackerların 1,5 milyar doları çalması, tarihin en büyük kripto soygunu olarak kayıtlara geçti. TRM Labs’ten Ari Redbord’un ifadesi durumu net özetliyor: “Yasal işlemler nasıl artıyorsa, yasa dışı faaliyetler de aynı hızla büyüyor.”
Saldırıların sadece çevrimiçi ortamda gerçekleşmediğini de unutmamak gerek. Kripto varlık arzının genişlemesi, tanınan yatırımcıların fiziksel saldırılara maruz kalmasına yol açtı. Ledger’ın kurucu ortaklarından birinin Fransa’da kaçırılması, tehdit seviyesinin gerçek hayata da taşındığını gösterdi. Varlıklar dijital olsa da risk somutlaşmış durumda.
Peki yatırımcılar neden soğuk cüzdanlara akın ediyor? Cevap basit: Güvenlik. Gauthier’in vurguladığı gibi, telefon ve bilgisayarlar iletişim için tasarlandı, güvenlik için değil. Soğuk cüzdanlar ise tam tersine, internete temas etmeden çalışan, özel anahtarları izole eden cihazlar. Bu yüzden siber saldırıların büyük bölümüne karşı doğal bir koruma sağlıyorlar.
Üstelik soğuk cüzdan kullanımı artık sadece bir güvenlik adımı değil; kripto yatırımlarının profesyonelleşmesinin de bir göstergesi. Ledger ve benzeri şirketlerin fiyatlama ve değerleme süreçlerini standartlaştırmak için giriştiği Hermès Pricing Index gibi çalışmalar, sektörün olgunlaşma sürecini hızlandırıyor. Kripto güvenliği, yatırımın maliyeti değil, getirinin sürdürülebilirliğini sağlayan bir yapı taşı haline geliyor.
Burada kritik bir noktayı da eklemek gerekiyor: Kripto varlıkların geleceği büyüyecekse, bu büyümenin temel direği güvenlik olacak. Borsaların güvenlik açıkları, kullanıcıların temel seviye koruma eksiklikleri, kimlik avı saldırıları ve regülasyon boşlukları, bu sektörü kırılgan hale getiren unsurlar. Soğuk cüzdan talebinin patlaması aslında piyasanın verdiği bir uyarı. Yatırımcılar, sektörün kırılgan noktalarını bizzat kapatmaya çalışıyor. Bu eğilim doğru okunursa, kriptonun daha kurumsal, daha güvenli ve daha uzun vadeli bir yatırım alanına evrilmesinin kapılarını açabilir.
Kripto dünyası büyüdükçe tehdidin boyutu da büyüyor. Ancak bu tehdit aynı zamanda farkındalık ve profesyonelleşme getiriyor. Soğuk cüzdanlara artan talep, sadece bugünün saldırılarına karşı bir kalkan değil; gelecekte daha olgun bir kripto ekosisteminin altyapısı olabilir.










