Finansal piyasalarda kullanılan kavramlardan biri olan illiquid supply (likit olmayan arz), özellikle kripto para piyasalarında sıkça gündeme gelmektedir. Bu kavram, piyasada var olan fakat satılma ihtimali çok düşük olan ya da uzun süredir el değiştirmeyen varlıkları ifade eder. Basitçe söylemek gerekirse, illiquid supply; yatırımcıların ellerinde tuttukları ve yakın zamanda satışa sunmadıkları, bu nedenle piyasada dolaşıma girmeyen arz anlamına gelir.
Likidite ve Illikidite Kavramları
Likidite, bir varlığın piyasada kolayca nakde çevrilebilme derecesidir. Örneğin büyük hisse senetleri veya günlük işlem hacmi yüksek kripto paralar genellikle likit kabul edilir. Çünkü talep eden her alıcıya karşılık yeterli satıcı vardır. Illikidite ise bunun tersidir; bir varlığın el değiştirmesi zorlaşır, alıcı bulmak güçleşir ya da satıcı satmak istemez. Bu durumda piyasadaki arz düşük kalır.
Kripto Para Piyasasında Illiquid Supply
Kripto para ekosisteminde illiquid supply, çoğunlukla cüzdan hareketleriyle ölçülür. Uzun süredir hiç işlem yapmamış ya da yalnızca sınırlı transfer gerçekleştiren cüzdanlardaki kripto varlıklar, likit olmayan arzın parçası sayılır. Örneğin:
- Uzun vadeli yatırımcılar (hodler’lar): Yıllarca cüzdanlarında Bitcoin tutan kişiler.
- Kayıp erişim: Şifreleri unutulmuş, private key’i kaybolmuş veya erişilemeyen cüzdanlardaki coin’ler.
- Kurumsal rezervler: Şirketler veya fonlar tarafından uzun süreli saklanan kripto varlıklar.
Bu tür varlıklar piyasada aktif dolaşıma girmediği için, arzın önemli bir kısmı fiilen devre dışı kalır.
Neden Önemlidir?
Illiquid supply’ın yüksek olması, piyasa dinamikleri açısından kritik bir göstergedir. Çünkü arz-talep dengesinde aktif arz azalırsa, talep artışında fiyatların daha hızlı yükselmesi mümkündür. Diğer bir ifadeyle, likit olmayan arz arttıkça “satış baskısı” azalır ve fiyatların yukarı yönlü hareket etme ihtimali güçlenir.
Bunun yanında illiquid supply, yatırımcı davranışlarını analiz etmek için de önemli bir araçtır. Örneğin Bitcoin’in toplam arzının büyük kısmının uzun vadeli cüzdanlarda tutulması, yatırımcıların güvenini ve geleceğe dair olumlu beklentilerini yansıtır.
Ölçüm Yöntemleri
Analitik şirketleri, zincir üzerindeki (on-chain) verileri kullanarak illiquid supply hesaplamaları yapar. Burada dikkat edilen başlıca kriterler:
- Bir cüzdanın en son ne zaman aktif olduğu.
- Kaç kez alım-satım yaptığı.
- Elinde bulundurduğu varlıkları ne kadar süre tuttuğu.
Böylece toplam arzın ne kadarlık bölümünün aktif şekilde piyasada işlem gördüğü, ne kadarının ise uzun vadeli saklandığı belirlenebilir.
Riskler ve Yanılgılar
Illiquid supply her ne kadar olumlu bir sinyal olarak yorumlansa da, tek başına yeterli değildir. Çünkü:
- Talep tarafı düşükse, illiquid supply’ın yüksekliği fiyatları yükseltmez.
- Bazı yatırımcılar ani bir panik durumunda ellerindeki varlıkları satmaya karar verebilir ve “illikid” kabul edilen arz bir anda piyasaya girebilir.
- Ölçüm yöntemleri kesin değildir; cüzdan hareketlerinin tümü yatırım niyetini yansıtmayabilir.
Değerlendirme
Illiquid supply, finansal piyasalarda ve özellikle kripto varlık ekosisteminde kritik bir göstergedir. Piyasada satış baskısını azaltan, arzın önemli bir kısmını devre dışı bırakan bu olgu, fiyat hareketleri üzerinde belirleyici olabilir. Ancak yatırım kararları alınırken yalnızca illiquid supply verilerine değil, aynı zamanda talep koşullarına, makroekonomik gelişmelere ve genel piyasa trendlerine de dikkat etmek gerekir.










