Efsane Cuma: Fiyatın Ötesinde Güven ve Deneyim Yarışı

Efsane Cuma yalnızca bir indirim kampanyası olmanın ötesine geçerek perakendenin aynasına dönüşmüş durumda.

Perakende dünyasının nefesini tutarak beklediği Efsane Cuma dönemi, bu yıl çok daha erken başladı ve kasım ayı adeta büyük bir alışveriş festivaline dönüştü. Araştırmalar, Türkiye’de tüketicilerin yüzde 87’sinin kasım ayında alışveriş yapmayı planladığını gösteriyor. Üstelik bu yoğun ilgi, yalnızca fırsat peşinde koşmaktan ibaret değil; tüketim davranışları daha bilinçli, daha seçici ve daha deneyim odaklı bir hâl alıyor. Türkiye’de tüketiciler ortalama 320 euro harcama yapmayı hedeflerken, bu rakam Avrupa ortalamasının üzerinde. Avrupa’da harcama beklentisi 268 euro seviyesinde kalırken, bu tablo Türk tüketicisinin ekonomik şartlara rağmen tüketim alışkanlıklarında güçlü bir istikrar ve arayış olduğunu ortaya koyuyor.

Markaların indirim yarışını e-ticaret platformlarının öncülüğünde daha erken başlatması, rekabetin boyutunu ve tüketici beklentilerinin değişimini gözler önüne seriyor. Artık yalnızca yüzde 20–50 arasındaki indirim oranları değil, platformların sunduğu kullanıcı deneyimi, güven ortamı, lojistik hizmetlerinin kalitesi ve satış sonrası destek de tercihlerin belirlenmesinde kritik rol oynuyor. Araştırmalara göre bu yıl tüketicilerin dikkat noktası, uygun fiyat kadar güven, şeffaflık, deneyim ve sadakat odaklı hizmetlere yönelmiş durumda. Türkiye’de alışveriş yaptığı markaya sadakat gösterme eğiliminin yüzde 53 seviyelerine ulaşması bu dönüşümün en net göstergesi. Avrupa’da bu oran yalnızca yüzde 22.

Harcamaların odağında yetişkin giyim ve teknoloji ürünleri var. Yeni yıl dönemine yaklaşırken, tüketicilerin yüzde 82’sinin bu indirimleri yeni yıl hediyelerini almak için fırsat görmesi, Efsane Cuma’nın takvimsel olarak da stratejik bir noktada konumlandığını ortaya koyuyor. Üstelik artık alışveriş kararlarında yapay zekâ destekli öneriler de etkili; Türkiye’de tüketicilerin yüzde 13’ü online alışverişlerinde yapay zekâ yardımı kullanırken bu oran Avrupa’da yüzde 9. Bu fark, Türkiye’nin dijitalleşme ve yeni teknolojileri benimseme hızını gösteren önemli bir detay.

Bununla birlikte tüketici daha bilinçli. Katılımcıların yüzde 60’ı bu yıl harcama planlarını daha dikkatli yaptığını belirtiyor. Taksitli alışveriş ve “şimdi al sonra öde” gibi ödeme modelleri ise talebi canlı tutuyor. Ancak bu dönem yalnızca fırsatlar sunmuyor; riskleri de beraberinde getiriyor. Tüketicilerin yüzde 26’sı stok sorunları nedeniyle olumsuz deneyim yaşadığını, yüzde 23’ü ise gerçek indirimlerden şüphe duyduğunu ifade ediyor. Bu da markaların sadece indirim sunmasının yeterli olmadığını, güven inşa etmesinin zorunluluk haline geldiğini gösteriyor.

Efsane Cuma yalnızca bir indirim kampanyası olmanın ötesine geçerek perakendenin aynasına dönüşmüş durumda. Bugünün tüketicisi artık yalnızca ucuz ürün peşinde koşmuyor; sürdürülebilirliği önemsiyor, deneyim arıyor, marka değerine ve güvenilirliğine dikkat ediyor. Bu yeni tüketici modeli karşısında markaların stratejilerini yalnızca kampanya dönemine değil, yılın tamamına yayacak şekilde yeniden kurgulaması gerekiyor. Çünkü artık rekabet en uygun fiyatı verenle değil, en güçlü güven ilişkisini kuranla kazanılıyor. Bu kapsamda lojistik alt yapılardan müşteri hizmetlerine, gerçek zamanlı stok yönetiminden şeffaf fiyat politikasına kadar çok katmanlı bir dönüşüm kaçınılmaz.

Sonuç olarak Efsane Cuma, bir tüketim çılgınlığından çok daha fazlasına evrilmiş durumda. Bu dönem; dijital ekonomik dinamiklerin, tüketici psikolojisinin, marka sadakatinin, teknolojik dönüşümün ve sürdürülebilirlik anlayışının bir araya geldiği dev bir laboratuvar gibi. Her yıl yeniden şekillenen bu alışveriş kültürü, geleceğin perakende ekosisteminin nasıl olacağına dair güçlü ipuçları taşıyor. Tüketici artık daha bilinçli, daha seçici ve daha güçlü; markaların ise bu yeni gerçekliğe tam anlamıyla uyum sağlama zamanı geldi.