Dolar Endeksi 3 Yılın En Düşük Seviyesine Geriledi

ABD’nin Korumacı Ticaret Politikaları Doları Baskı Altına Aldı

ABD Başkanı Donald Trump’ın agresif ticaret adımları ve artan ekonomik belirsizlikler, doların küresel piyasalarda sert değer kaybetmesine neden oldu. Bu gelişmelerle birlikte dolar endeksi 99,014 seviyesine gerileyerek Nisan 2022’den bu yana en düşük seviyeyi gördü.

Dolar Endeksi 100’ün Altına Sarktı

ABD dolarının; avro, İsviçre frangı, Japon yeni, Kanada doları, İngiliz sterlini ve İsveç kronu karşısındaki performansını ölçen dolar endeksi, Temmuz 2023’ten bu yana ilk kez 100 seviyesinin altına indi. Endeks, yıl başından bu yana yüzde 8’in üzerinde değer kaybetti.

Yatırımcılar Dolar Varlıklarından Uzaklaşıyor

Trump’ın Çin başta olmak üzere birçok ülkeye yönelik gümrük tarifeleri ve korumacı yaklaşımı, küresel ekonomik dengeleri bozarken, resesyon riskini artırdı. Bu durum, yatırımcıların dolar varlıklarını elden çıkarmasına neden oldu. Analistler, dolar üzerindeki satış baskısının temelinde, ABD ekonomisine duyulan güvenin zedelenmesinin yattığını belirtiyor.

Kur Paritelerinde Tarihi Seviyeler

Doların zayıflamasıyla birlikte birçok para birimi karşısında dikkat çeken seviyeler test edildi:

  • Avro/Dolar: 1,1474 ile Şubat 2022’den bu yana en yüksek seviye
  • Dolar/İsviçre Frangı: 0,811 ile Eylül 2011’den bu yana en düşük seviye
  • Dolar/Japon Yeni: 142,064 ile Eylül 2024’ten bu yana en düşük seviye

Ticaret Gerilimi Sürüyor

Trump yönetimi, Çin dışındaki bazı ülkelere yönelik ek tarifeleri 90 gün süreyle askıya aldığını duyursa da, hala yürürlükte olan vergiler ve ticaret engelleri ABD ekonomisinde kalıcı hasar riski taşıyor. Analistler, ekonominin bu baskılardan kolayca sıyrılamayacağı görüşünde.


Değerlendirme

Doların zayıflaması kısa vadede ihracatçılar için olumlu görünse de, küresel güvenin sarsılması ve ekonomik yavaşlama riski ABD için büyük bir tehdit oluşturuyor. Önümüzdeki süreçte Trump yönetiminin söylemleri kadar, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz politikasına dair ipuçları da piyasaların yönü üzerinde belirleyici olacak.