Piyasalarda dört haftadır süren karamsarlık, geçtiğimiz hafta yerini nihayet “iyimserliğe” bıraktı. Tam 5,7 milyar dolarlık devasa bir çıkış serisinin ardından, dijital varlık fonlarına 1 milyar doların üzerinde para girişi olması, sadece bir tepki alımı değil, aynı zamanda makroekonomik beklentilerin yeniden fiyatlandığının en net kanıtıdır. Bu geri dönüşün fitilini ateşleyen ise hiç şüphesiz ABD Merkez Bankası (Fed) cephesinden gelen mesajlar oldu. New York Fed Başkanı John Williams’ın açıklamaları, faiz indirimi beklentilerini masada tutarak yatırımcıların risk iştahını kabarttı ve kripto varlıklar bu iyimserlikten aslan payını aldı.
Bu toparlanmanın coğrafi dağılımına baktığımızda, direksiyonun tamamen ABD’nin elinde olduğunu görüyoruz. 994 milyon dolarlık girişin tek başına ABD kaynaklı olması, kurumsal ilginin Wall Street merkezli canlandığını gösteriyor. Kanada ve İsviçre bu trene vagon olurken, Almanya’nın satış tarafında kalması Avrupa’nın hala temkinli duruşunu koruduğuna işaret ediyor. Ancak burada dikkat edilmesi gereken bir dipnot var: Haftalık işlem hacminin, Şükran Günü tatili etkisiyle 24 milyar dolarda kalarak bir önceki haftanın yarısına dahi ulaşamaması. Bu durum, yükselişin kalıcılığı konusunda henüz “tam gaz” gidilmediğini, piyasanın hacimli bir teyide ihtiyaç duyduğunu fısıldıyor.
Varlık bazında incelediğimizde ise tablonun rengi çok daha ilginç bir hal alıyor. Bitcoin, 461 milyon dolarlık girişle tahtını geri alırken, asıl hikaye “short” yani düşüş beklentili fonlardan çıkış yaşanmasında yatıyor. Yatırımcı artık düşüşe oynamayı bıraktı; bu, fiyattan daha değerli bir psikolojik eşiktir. Ethereum da uzun süren sessizliğini bozarak 308 milyon dolarla sahneye döndü. Ancak haftanın, hatta belki de yılın sürprizi XRP’den geldi. ABD’deki ETF lansmanlarının yarattığı heyecan dalgası, XRP fonlarına tarihi bir rekor getirdi. Toplam varlıkların yüzde 29’una denk gelen bu giriş, kurumsal yatırımcının yasal süreçlerin lehte sonuçlanacağına dair inancını tazelediğini gösteriyor.
Öte yandan, piyasanın “her şeyi alan” bir boğa sezonunda olmadığını, aksine seçici davrandığını Cardano örneğinde görüyoruz. XRP tarihi zirveleri zorlarken Cardano’nun varlıklarının neredeyse dörtte birini kaybetmesi, yatırımcıların artık projelerin hikayesine ve kurumsal kabul edilebilirliğine göre portföy revizyonu yaptığını kanıtlıyor. Sonuç olarak, rüzgar şimdilik arkadan esiyor ancak bu rüzgarın fırtınaya mı yoksa melteme mi dönüşeceğini, önümüzdeki haftalarda işlem hacminin artmasıyla birlikte Fed’in atacağı somut adımlar belirleyecektir.
