Borsa İstanbul’da Yön Arayışı Sürüyor

Borsa İstanbul son günlerde alışılmışın dışında bir sessizlik yaşıyor. BIST100 endeksi, Cuma gününden bu yana belirgin bir yön bulamadan dalgalanıyor. Ne sert bir geri çekilme ne de güçlü bir toparlanma görülüyor. Bu görünüm, yüzeyde durağanlık gibi dursa da aslında derinlerde çok şey söylüyor: Piyasa şu an tam anlamıyla “bekle-gör” moduna geçmiş durumda.

Yatırımcı psikolojisi açısından bu tür yönsüz dönemlerin kendine has bir dinamiği vardır. Belirsizlik hâkimdir, risk iştahı zayıflar ve yön arayışı teknik seviyelere daha fazla bağlı hale gelir. Küresel ölçekte Orta Doğu’dan gelen jeopolitik gelişmelerin yeniden gündeme oturması, yatırımcıların temkinli duruşunu artırıyor. Ancak bu risklerin henüz fiyatlara doğrudan, sert bir şekilde yansımamış olması piyasalar açısından bir nebze olumlu sayılabilir. Diğer yandan içerdeki ekonomik verilerin ve beklentilerin de piyasada bir yön oluşmasını engellediği görülüyor.

Gözler şimdi tamamen Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın 19 Haziran’daki Para Politikası Kurulu toplantısına çevrilmiş durumda. 19 Mart’ta yaşanan siyasi gelişmeler, Merkez Bankası’nın planladığı faiz indirimi sürecini askıya almasına neden olmuştu. Bu gelişmenin ardından gelen ara toplantıyla faiz koridorunun üst bandı yükseltilmiş, devamında politika faizi %46 seviyesine çıkarılmıştı. Aynı dönemde rezervlerde artış sağlanırken, Dolar/TL kuru da yukarı yönlü bir seyir izledi. Ancak son dönemde açıklanan enflasyon verilerinde, özellikle manşet, çekirdek ve gıda kalemlerinde gözlemlenen sınırlı iyileşmeler ve beklentilerin altında gelen veriler, yeniden faiz indirimi beklentilerini gündeme taşıdı.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan’ın, yıl sonu enflasyonunun %19 ile %29 arasında kalacağına dair verdikleri güçlü mesajlar, piyasaların bu beklentiyi fiyatlamasını kolaylaştırdı. Bu bağlamda piyasada genel beklenti, Haziran toplantısında sözlü yönlendirmelerle zemin hazırlanması, Temmuz toplantısında ise ilk faiz indirimi adımının atılması yönünde şekilleniyor.

Haziran ayı Piyasa Katılımcıları Anketi de bu beklentileri teyit eder nitelikte. Ankete katılanların büyük bölümü, Haziran toplantısında faiz oranının %46 seviyesinde sabit bırakılacağını, Temmuz’da ise 300 baz puanlık indirimle %43 seviyesine çekileceğini öngörüyor. Bu nedenle 19 Haziran’daki toplantı, yalnızca kısa vadeli faiz kararı açısından değil, aynı zamanda önümüzdeki sürece dair yol haritasının şekillenmesi bakımından da kritik önem taşıyor.

Teknik açıdan baktığımızda ise BIST100 endeksinin 9050 seviyesinin üzerinde tutunmayı başarması, kısa vadeli iyimserliğin tamamen kaybolmadığını gösteriyor. Bu seviye, yatırımcıların hala piyasaya bir umut ipiyle bağlı olduğunu gösteriyor. Ancak yukarı yönlü güçlü bir hareketin başlayabilmesi için bu destek seviyesi yeterli değil. 55 ve 200 günlük hareketli ortalamaların bulunduğu 9465 – 9560 bandının üzerinde arka arkaya birkaç günlük kapanış gerçekleşmedikçe piyasada kalıcı bir toparlanma eğiliminin oluşması zor görünüyor. Aksi halde baskının yeniden artması ve satış yönlü eğilimin gündeme gelmesi olası.

Özetle, Borsa İstanbul’da yön arayışı sürüyor. Küresel ve yerel gelişmelerin gölgesinde hareket eden piyasa, faiz politikasına yönelik işaretlerle netleşecek bir tablo bekliyor. Beklentilerin yönetildiği, temkinli ancak dikkatli adımların ön planda olduğu bu süreçte yatırımcılar için stratejik sabır en değerli pozisyon olabilir.