Borsa İstanbul (BIST), son dönemde hem iç siyasi gelişmelerin hem de küresel ticaret dinamiklerinin etkisi altında yön arayışını sürdürüyor. 10.000 puan seviyesinin kritik bir psikolojik eşik olarak öne çıktığı bu süreçte, piyasa davranışlarını etkileyen unsurlar geniş bir yelpazeye yayılıyor. Siyasi riskler, vergi düzenlemeleri, TCMB’nin adımları ve küresel borsa iklimi bu başlıkların başında geliyor.
Siyasi Belirsizlikler ve Piyasa Psikolojisi
Haftaya siyasi belirsizlikler eşliğinde başlayan BIST, kâr satışlarının da etkisiyle 10.000 puanın altını test etti. İmralı’dan gelen silah bırakma sürecine dair yeni mesajlar, piyasalarda kısa süreli bir iyimserlik yaratırken, endeksin tekrar 10 bin puanın üzerine çıkmasına zemin hazırladı.
Ancak yargı süreçlerine dair artan gözaltılar ve siyasi tartışmalar, yatırımcı algısını olumsuz etkilemeye devam ediyor. Bu durum, risk iştahının düşük kalmasına ve yabancı yatırımcı ilgisinin sınırlı olmasına yol açıyor. Dolayısıyla kısa vadede iç siyasi gelişmelerin Borsa İstanbul üzerinde baskı yaratmaya devam etmesi muhtemel.
Stopaj Artışı ve Sabit Getirili Varlıklara Etkisi
Yeni vergi düzenlemesi kapsamında kısa vadeli TL mevduat ve yatırım fonlarında stopaj oranlarının artırılması, yatırım araçları arasındaki tercihleri de doğrudan etkiliyor.
- 6 aya kadar vadede stopaj %15’ten %17,5’e
- 1 yıla kadar vadede ise %12’den %15’e çıkarıldı.
Bu artış, kısa vadeli sabit getirili araçların cazibesini azaltarak, yatırımcıların alternatif getiri arayışına girmesine sebep olabilir. Borsa İstanbul bu anlamda öne çıkabilecek araçlardan biri olarak dikkat çekiyor. Ancak siyasi risklerin yüksek seyretmesi, hisse senetlerine yönelmesi beklenen sermayenin daha temkinli davranmasına yol açıyor.
TCMB Adımları: Zorunlu Karşılık Düzenlemesi
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), geçtiğimiz hafta zorunlu karşılık oranlarında önemli bir değişikliğe gitti.
- Mevduat bankalarında dönüşüm oranı %60’tan %40’a
- Katılım bankalarında ise %45’ten %25’e düşürüldü.
Bu oranların altında kalan bankalara uygulanan %8 komisyon ise devam edecek. Bu adım, bankaların TL’ye geçiş baskısını azaltırken aynı zamanda kredi genişlemesi ve TL likiditesi açısından destekleyici bir rol üstleniyor. Dolayısıyla orta vadede bankacılık hisseleri için sınırlı da olsa olumlu bir etki oluşabilir.
Küresel Piyasalar: Fırsatlar ve Sınırlamalar
Küresel ticaret savaşları, artan gümrük tarifeleri ve jeopolitik belirsizliklere rağmen, ABD ve Avrupa borsaları güçlü duruşlarını koruyor. Bu durum gelişmekte olan piyasalara yönelik sermaye akımlarını destekler nitelikte. Ancak Türkiye’nin iç riskleri, bu küresel olumlu ortamdan daha sınırlı şekilde faydalanmasına neden oluyor.
Bu çerçevede, küresel borsalarda devam eden güçlenme ve risk iştahının Türkiye piyasalarına ne kadar sirayet edebileceği, iç dinamiklere ve siyasi tansiyonun seyrine bağlı kalmaya devam ediyor.
TCMB’den Faiz İndirimi Beklentisi
Piyasalarda, 24 Temmuz’daki TCMB Para Politikası Kurulu toplantısından faiz indirimi beklentisi güçleniyor. Böyle bir adım, kredi kanalları ve iç talebe duyarlı sektörlerde Borsa İstanbul’da alım iştahını tetikleyebilir. Özellikle konut, otomotiv ve dayanıklı tüketim gibi krediyle desteklenen alanlarda hisselerde hareketlilik görülebilir.
Ancak yatırımcı güveninin toparlanmaması ve siyasi risklerin gündemden düşmemesi halinde bu yükselişler kısa vadede sınırlı kalabilir.
Sektörel Görünüm: Bankalar Pozitif, Sanayi Baskı Altında
- Bankacılık sektöründe alım iştahı şimdilik korunuyor. Hem TL’ye dönüş baskısının azalması hem de olası faiz indirimi, bankacılık kârlarını destekleyebilecek faktörler olarak öne çıkıyor.
- Sanayi endeksinde ise hafta başından bu yana %2’yi bulan bir düşüş yaşandı. Bu durum, küresel ticaretle daha doğrudan bağlantılı sektörlerin, ticaret tarifeleri ve küresel dalgalanmalardan daha hızlı etkilendiğini gösteriyor.
Teknik Görünüm: Kritik Seviyeler
- 10.000 puan seviyesi, endeks için psikolojik bir sınır olmaya devam ediyor. Endeksin bu seviyenin üzerinde kalması, teknik olarak düzeltmenin sınırlı kaldığı algısını güçlendirebilir. Bu durumda hafta içinde 10.150 puan ilk direnç seviyesi olarak izlenecek. Buranın üzerinde günlük kapanışlar, hareketin 10.400 puan bandına doğru devamını getirebilir.
- Aksi halde, 10.000 puan altına sarkmalarda 9.900-9.930 puan bandı bir sonraki destek olarak öne çıkıyor. Daha güçlü bir kırılımda ise Mart’tan bu yana kritik eşik görevi gören 9.700 puan yeniden gündeme gelebilir.
Genel Değerlendirme
- Yeni vergi düzenlemeleri sabit getirili araçları daha az cazip hale getirirken, Borsa İstanbul’a potansiyel bir sermaye kayması için alan oluşturuyor.
- Ancak bu potansiyelin realize edilebilmesi için yatırım ortamında güvenin yeniden tesis edilmesi, siyasi tansiyonun düşmesi ve hukuki öngörülebilirliğin artması gerekiyor.
- Küresel piyasalar olumlu sinyaller verse de, Türkiye’nin risk primi yüksek kalmaya devam ettiği sürece, endekste kalıcı yükselişlerin önünde engel olmayı sürdürecektir.
Ek Not: Yatırımcı Perspektifi
Bu süreçte yatırımcıların;
- teknik seviyeleri yakından takip etmesi,
- portföylerinde dengeli dağılım yapması,
- küresel haber akışına ve iç siyasi gelişmelere duyarlı kalması faydalı olacaktır.
BIST 100’de yukarı yönlü potansiyel hâlâ korunuyor olsa da, risk-getiri dengesi göz ardı edilmemelidir. Bu nedenle pozisyonlarda stop-loss disiplininin korunması, belirsizlik ortamlarında olası sert dalgalanmalara karşı önemli bir koruma sağlar.
Analiz Uyarı
Eğitim amaçlı hazırlanan ve örnek verilerle desteklenen bu analiz (temel analiz, teknik analiz ve bilanço analizi), ilgili şirketin, endeksin, finansal aracın, emtianın, dövizin veya kripto paranın performansı hakkında genel bir bakış sunmaktadır. Bilançolarda güncel, doğru ve düzeltilmiş veriler için KAP bildirimleri ve şirket açıklamalarını takip etmenizi öneririz. Bu çalışmanın hazırlanmasında yapay zeka ve analiz yazılımları kullanılmıştır. Bilgilerde yanlışlık olabileceği unutulmamalı. Burada yazılan bilgilere istinaden işlem yapmayınız.










