Borsa İstanbul’da Taş-Toprak Sektörü: 2025-2027 Büyüme Öngörüleri

Borsa İstanbul’da sanayi endeksleri içerisinde yer alan Taş-Toprak Sektörü, (XTAST endeksi), Türkiye ekonomisinin inşaat, altyapı ve ihracat odaklı büyümesinde kritik bir rol üstleniyor. Çimento, seramik, cam ve yapı malzemeleri şirketlerinin yoğunlaştığı bu endeks, hem iç talep hem de dış pazar dinamikleriyle şekilleniyor. 2025-2027 dönemi için yapılan öngörüler, sektörün önemli bir dönüşüm sürecine girdiğini ve stratejik alanlarda fırsatlar sunduğunu işaret ediyor.

Türkiye’de son yıllarda yaşanan yüksek enflasyon, finansman maliyetlerindeki artış ve inşaat sektöründeki dalgalanmalar, Taş-Toprak şirketlerinin performansını zaman zaman baskı altına aldı. Ancak 2025 itibarıyla ekonomide kademeli faiz indirim sürecinin başlaması, enflasyonun aşağı yönlü seyre geçmesi ve kamu destekli büyük altyapı projelerinin yeniden gündeme alınması, sektörün toparlanma potansiyelini öne çıkarıyor. Özellikle deprem bölgesinde devam eden yeniden inşa faaliyetleri, iç talebi uzun vadeli destekleyecek bir unsur olarak değerlendiriliyor.

İhracat tarafında ise Avrupa pazarındaki toparlanma, Orta Doğu’da siyasi gerilimin azalması ve Afrika ülkeleriyle artan ticaret hacmi, sektörün büyümesini destekleyici unsurlar arasında yer alıyor. Çimento ve seramik ihracatında Türkiye’nin bölgesel liderliği, döviz bazlı gelirlerin korunmasına yardımcı oluyor. 2026’dan itibaren Avrupa Birliği’nin sınırda karbon düzenlemesi uygulamaya girecek. Bu gelişme, karbon yoğun sektörlerden biri olan çimento başta olmak üzere, Taş-Toprak şirketlerinin yeşil dönüşüme daha hızlı uyum sağlamasını zorunlu kılıyor. Bu nedenle önümüzdeki iki yıl, sektörün yatırımlarını çevreci teknolojilere yönlendirdiği bir dönem olacak.

Sermaye piyasaları açısından bakıldığında, XTAST endeksinde yer alan şirketlerin önemli kısmı temettü verimliliği ile öne çıkıyor. Nakit akışları güçlü olan firmaların özellikle 2025-2027 arasında yabancı yatırımcıların ilgisini yeniden çekmesi muhtemel. Ayrıca düşük borçluluk oranına sahip şirketlerin, finansman maliyetlerindeki düşüşten daha fazla fayda sağlayacağı öngörülüyor. İç talep artışı ile ihracat gelirlerinin birleşmesi, sektör şirketlerinin kârlılıklarını destekleyebilir.

Bununla birlikte, küresel enerji fiyatlarındaki belirsizlik, hammadde maliyetlerindeki dalgalanmalar ve karbon regülasyonlarına uyum maliyetleri sektörün karşı karşıya olduğu en önemli riskler arasında bulunuyor. Özellikle enerji yoğun üretim yapan çimento ve cam firmalarının, enerji maliyetlerindeki oynaklığa karşı daha kırılgan olması bekleniyor. Bu noktada yenilenebilir enerji yatırımlarına yönelim, hem maliyetleri azaltıcı hem de sürdürülebilirlik açısından kritik rol oynayacak.

Genel çerçevede 2025 yılı sektör için toparlanma, 2026 yılı dönüşüm, 2027 yılı ise kalıcı büyüme ve küresel rekabet gücünün artışı olarak öngörülüyor. Kamu yatırımları, özel sektör inşaat talebi, ihracat pazarlarının genişlemesi ve yeşil dönüşüm yatırımları, XTAST endeksini önümüzdeki üç yılda Borsa İstanbul’un dikkatle izlenen alanlarından biri haline getirecek. Yatırımcı açısından bakıldığında, doğru şirket seçimi ve uzun vadeli perspektifle bu süreçte önemli fırsatlar doğabileceği söylenebilir.