Küresel piyasaların tedirgin olduğu bir günde Borsa İstanbul, yatırımcısına temkinli de olsa pozitif bir kapanış sundu.
BIST 100 endeksi, günü yüzde 0,04 artışla 10.746,98 puandan tamamladı. Küçük çaplı bu yükseliş, dış kaynaklı belirsizliklere rağmen yerli yatırımcının piyasaya olan güvenini koruduğunu gösteriyor. Toplam işlem hacminin 102 milyar TL seviyesinde gerçekleşmesi ise piyasanın canlılığını koruduğuna işaret ediyor.
Günün dikkat çeken detaylarından biri, bankacılık endeksinin yüzde 0,22 oranında düşerken, holding endeksinin yüzde 0,69 oranında yükselmesiydi. Bu tablo, sermaye hareketlerinin daha çok sanayi ve yatırım odaklı hisselere yöneldiğini düşündürüyor. En çok kazandıran sektör yüzde 1,33 ile metal eşya ve makine olurken, en çok kaybettiren sektör ise yüzde 1,22 ile madencilik oldu. Sektörel bazda ayrışmaların sürdüğü bu tabloda, yatırımcıların temkinli bir şekilde seçici davrandığı gözlemleniyor.
Küresel tarafta ise manzara pek iç açıcı değil. ABD’de açıklanan tarım dışı istihdam verisi Temmuz ayında yalnızca 73 bin kişi artarak beklentilerin oldukça altında kaldı. Aynı dönemde işsizlik oranı yüzde 4,1’den 4,2’ye yükseldi. Bu gelişmeler, ABD ekonomisinde yavaşlama endişelerini artırırken, resesyon senaryolarını yeniden gündeme taşıdı. Dolar endeksindeki sert düşüş ve piyasalardaki genel kararsızlık, gelişmekte olan ülke borsaları üzerinde baskı oluşturdu. Ancak BIST 100 endeksinin bu ortamda bile pozitif kapanış yapabilmesi, Türkiye piyasalarının kısa vadede farklı bir dinamikle hareket ettiğini ortaya koyuyor.
Yurt içi veriler ise ekonomideki daralma sinyallerine dikkat çekiyor. İstanbul Sanayi Odası tarafından açıklanan Türkiye İmalat PMI verisi Temmuz ayında 45,9 seviyesinde gerçekleşerek eşik değerin altında kaldı. Bu durum, sanayi üretiminde daralmaya işaret ederken, reel sektördeki zorlukların sürdüğünü gösteriyor. İç talebin zayıf seyri, enflasyonun hala yüksek seviyelerde bulunması ve küresel ekonomik belirsizlikler, üretim kanadında toparlanmayı zorlaştırıyor.
Piyasaların önümüzdeki hafta gözünü çevireceği en önemli gelişme ise Türkiye İstatistik Kurumu tarafından 4 Ağustos’ta açıklanacak olan enflasyon verisi olacak. Ekonomistlerin beklentilerine göre Temmuz ayında TÜFE’nin yüzde 2,34 artması bekleniyor. Bu tahmin gerçekleşirse, yıllık enflasyonun yüzde 35,05’ten yüzde 33,90’a gerilemesi öngörülüyor. Enflasyondaki bu yavaşlama, Merkez Bankası’nın politika adımlarına yönelik piyasa beklentilerini şekillendirecek. Ancak yine de çift haneli yüksek seviyelerin sürüyor olması, alım gücündeki zayıflığın ve fiyatlama davranışlarındaki bozulmanın devam ettiğini gösteriyor.
Borsa açısından teknik görünüme bakıldığında, 10.850 ve 10.950 puan seviyeleri direnç, 10.650 ve 10.550 puan aralıkları ise destek olarak öne çıkıyor. Kısa vadede yatay ve dalgalı bir seyir öngörülse de, temkinli iyimserlik korunuyor. Piyasanın yönü üzerinde makro verilerin etkisinin artacağı bir döneme girilirken, yatırımcıların hem küresel hem de yerel gelişmeleri yakından takip etmesi önem taşıyor.
Sonuç olarak, BIST 100 endeksinin zayıf küresel veriler ve iç talepteki daralmaya rağmen pozitif kapanış yapabilmesi önemli bir işaret. Ancak sürdürülebilir yükseliş için yapısal ekonomik göstergelerde iyileşmeye ve yatırımcı güveninin kalıcı şekilde güçlenmesine ihtiyaç var. Önümüzdeki dönemde enflasyon verisi, faiz politikası ve dış piyasa gelişmeleri borsanın yönü üzerinde belirleyici olmaya devam edecek.
