Kripto piyasasında son haftalarda yaşanan sert geri çekilme, yatırımcı davranışlarının yeniden masaya yatırılmasına yol açtı. Fiyatlardaki hareketin hangi yatırımcı grupları tarafından yönlendirildiği uzun süredir tartışılırken, VanEck’in yayımladığı güncel rapor bu soruya net bir perspektif sunuyor. Rapora göre satışların ana kaynağı uzun vadeli inananlardan değil, orta döngüdeki yatırımcılardan geliyor. Son 3 ila 5 yıl içinde hareket etmiş coin’leri tutan bu grup, mevcut geri çekilmede belirgin bir şekilde satış tarafında konumlanmış durumda. Bu davranış kalıbı döngüsel dönüşlerde sıklıkla görülen klasik bir örüntü olarak değerlendiriliyor.
Öte yandan, beş yıldan uzun süredir taşınmayan coin’lerin olağanüstü stabil bir görüntü sergilemesi, Bitcoin’in uzun vadeli çekim gücünün hâlâ güçlü olduğuna işaret ediyor. Son iki yılda bu kategoriye eklenen yaklaşık 278.000 BTC, uzun vadeli yatırımcı kitlesinin büyüdüğünü ve bu grubun satış yönlü stres altında olmadığını gösteriyor. Bu nedenle piyasada yaşanan düzeltmenin bir inanç kaybı değil, daha çok döngüsel bir pozisyon değişimi olduğu yorumları ağırlık kazanıyor.
Bitcoin fiyatının 86.696 dolar seviyelerinde işlem gördüğü dönem, ekimde kaydedilen tüm zamanların en yüksek seviyesi olan 126.080 doların hâlâ yüzde 31 üzerinde bulunuyor. Buna rağmen analistler, mevcut düşüşün yalnızca orta vadeli dönüşümlerle açıklanamayacağını vurguluyor. Zorunlu tasfiyeler, büyük cüzdanlarda görülen kısmi satışlar ve vadeli işlemlerdeki yüksek oynaklık, fiyat üzerinde ek baskı yaratan unsurlar olarak dikkat çekiyor. Profesyonel yatırımcıların offshore borsalarda agresif stratejiler uygulaması, fiyatın çok daha hızlı hareket etmesine neden oluyor. Büyük bakiyeli eski yatırımcıların bile son haftalarda sınırlı da olsa pozisyon azalttığı belirtiliyor; bu da piyasaya ek tedarik akışı yaratıyor.
VanEck’in verilerinde öne çıkan bir diğer unsur, 3 ila 5 yıl arası hareketsiz coin’lerde son iki yılda yüzde 32’lik bir düşüş yaşanması. Bu coin’lerin yeni adreslere taşınması, bir “panik satışı” ya da kapitülasyon olarak değerlendirilmekten uzak; daha çok döngü değişiminde tradicional olarak görülen bir davranış şeklinde yorumlanıyor. Coin’lerin hareket ettiği ama piyasayı çökerten bir panik dalgası oluşturmadığı gerçeği, bu geri çekilmenin yapısal bir zayıflıktan çok doğal bir döngüsel yenilenme olduğuna işaret ediyor.
Vadeli işlem piyasalarında yaşanan çözülme ise raporun en kritik bölümlerinden biri. 9 Ekim’den bu yana perpetual pozisyonların BTC bazında yüzde 20, dolar bazında ise yüzde 32 daralması, spekülatif pozisyonların piyasadan ciddi şekilde temizlendiğini gösteriyor. Fonlama oranlarının geçmişte dip bölgelerin görüldüğü seviyelere yaklaşması da piyasanın aşırı kaldıraç yükünden arındığına işaret ediyor. Aynı süreçte 100 ile 1.000 BTC arasında varlık tutan daha küçük whale gruplarının bakiyesinin altı ayda yüzde 9, bir yılda ise yüzde 23 artmış olması, bu yatırımcı grubunun düşüşleri bir alım fırsatı olarak değerlendirdiğini gösteriyor.
Tüm bu veriler bir arada değerlendirildiğinde, Bitcoin’in yeni bir “reset” evresine girdiği görülüyor. Bu evre, piyasanın aşırı pozisyonlardan arındığı, yatırımcı tabanının yeniden şekillendiği ve geçmiş döngülerde taktiksel toparlanmaların başlangıcına işaret eden geçiş dönemlerinden biri olarak kabul ediliyor. Piyasanın uzun vadeli iskeletinin sağlam, orta döngüdeki yatırımcıların ise daha değişken bir davranış içinde olması, kripto piyasasının doğasında var olan yapısal dalgalanmaların bir yansıması.
Kripto varlıkların her döngüde kendini yeniden tanımladığı düşünüldüğünde, bugünkü geri çekilmenin gelecek yükseliş hareketlerinin bir hazırlık aşaması olması ihtimali güçleniyor. Bu nedenle bu süreç, uzun vadeli perspektife sahip yatırımcılar için bir zayıflık değil, piyasanın nefes aldığı bir yeniden yapılanma dönemi olarak okunabilir.










