Küresel piyasalar bir kez daha jeopolitik gerilimlerin gölgesinde hareket ederken, Bitcoin fiyatı 111 bin dolar civarında dikkat çekici bir direnç sergiliyor. Çin’in ABD’ye karşı aldığı yeni ticaret önlemleri, küresel risk iştahını belirgin biçimde azaltmış durumda. Normalde bu tür dönemlerde kripto piyasalarında hızlı satış dalgaları görülürken, bu kez tablo çok daha farklı bir manzara sunuyor. Analistler, yaşananların panik satışından ziyade kontrollü bir soğuma evresi olduğuna işaret ediyor. Bu durum, Bitcoin’in küresel yatırımcılar gözünde giderek daha olgun bir varlık sınıfına evrildiğinin önemli bir göstergesi olarak yorumlanıyor.
Kripto piyasasının toplam değeri 3,8 trilyon dolar civarında sabit kalırken, Ethereum 4 bin dolar seviyesinde tutunuyor, BNB 1.180 dolar civarında işlem görüyor ve Solana 190 doların üzerinde kalmayı başarıyor. Piyasada dikkat çeken bir diğer gelişme ise Dogecoin’in yüzde 4’lük günlük artışla haftalık bazda yüzde 21’lik bir yükseliş kaydetmesi. Bu tablo, piyasada risk iştahının tamamen kaybolmadığını; aksine yatırımcıların daha seçici davranarak pozisyonlarını yeniden şekillendirdiğini gösteriyor.
Bu dönemde öne çıkan bir başka veri ise Bitcoin ile altın arasındaki korelasyonun 0,9 seviyesine ulaşarak çok yıllık bir zirveyi görmesi. Bu kadar yüksek bir korelasyon, iki varlığın da küresel belirsizlikler karşısında benzer bir davranış modeli sergilediğini net biçimde ortaya koyuyor. “Dijital altın” anlatısı artık yalnızca bir metafor olmaktan çıkıyor; verilerle desteklenen somut bir eğilim haline geliyor. Bitcoin, tıpkı altın gibi jeopolitik şoklarda güvenli liman olarak görülmeye başlanıyor. Bu da varlığın uzun vadeli anlatısını güçlendiriyor.
Piyasada yaşanan bu “soğuma” süreci, on-chain verilerle de teyit ediliyor. CryptoQuant, son fiyat hareketlerinin paniğe değil, kaldıraç azaltma sürecine dayandığını belirtiyor. Yani yatırımcılar panikle kaçmıyor, aksine risklerini yeniden ayarlıyor. FxPro verilerine göre korku endeksinin 34 seviyesine gerilemesi de bu tabloyu destekliyor. Bitcoin’in 109 bin – 110 bin dolar bandındaki savunması, piyasada hâlâ güçlü bir dip algısı olduğuna işaret ediyor.
Kurumsal yatırımcıların piyasadan çekilmek yerine pozisyonlarını koruması veya artırması da dikkat çeken bir diğer unsur. CoinW Strateji Direktörü Nassar Achkar, ETF girişleri ve stablecoin arzındaki artışın piyasa likiditesini güçlendirdiğini vurguluyor. Bu durum, kurumsal sermayenin Bitcoin’e yönelik güveninin sürdüğünü gösteriyor. Uzmanlar, 110 bin dolar seviyesinin bu anlamda psikolojik bir eşik olduğuna dikkat çekiyor. Eğer bu seviye korunursa piyasa temkinli ama dengeli bir görünümünü sürdürebilir; ancak kırılması durumunda savunmacı bir atmosferin hâkim olması mümkün.
Tüm bu gelişmeler ışığında Bitcoin, artık yalnızca bir spekülasyon aracı değil; küresel ekonomik çalkantılar karşısında yatırımcıların güvenli bir liman olarak gördüğü bir varlık sınıfı haline geliyor. Elbette bu durum, volatilitenin tamamen ortadan kalktığı anlamına gelmiyor. Ancak önceki yıllara kıyasla daha olgun, daha kontrollü bir fiyatlama dinamiği dikkat çekiyor. Çin’in ticari misillemeleri ve ABD ile yaşanan gerilimler, geleneksel piyasalarda dalgalanmalara yol açarken, Bitcoin’in bu süreçte güçlü kalması, önümüzdeki dönemde merkez bankalarının politikaları, faiz beklentileri ve küresel risk algısı açısından da belirleyici olabilir.
Jeopolitik belirsizlikler arttıkça yatırımcıların portföylerini çeşitlendirme ihtiyacı da artıyor. Altınla birlikte Bitcoin’in bu çeşitliliğin önemli bir parçası haline geldiği artık rakamlarla ortada. Bu durum, hem bireysel hem de kurumsal yatırımcılar için yeni stratejik açılımların habercisi olabilir. Bitcoin’in 111 bin dolar civarında gösterdiği direnç, belki de kripto piyasasının yeni bir olgunluk döneminin kapılarını aralıyor.










