Küresel finans sisteminin temel taşı olarak görülen ABD Merkez Bankası (Fed), kriz dönemlerinde müttefiklerine sağladığı dolar likiditesiyle dünya ekonomisinde kilit bir rol oynuyor.
Analistler, Fed’in bu desteği kesmesi durumunda, küresel finans sisteminde büyük değişimlerin yaşanabileceğini belirtiyor.
Doların Geleceği ve Küresel Etkileri
Deutsche Bank analistleri George Saravelos ve Oliver Harver, yayımladıkları raporda, Fed’in küresel kriz dönemlerinde dolar fonlamasını kesmesi halinde, dünyanın dolara olan bağımlılığının önemli ölçüde azalabileceğini vurguladı. Bu senaryonun, ABD için hem avantajlar hem de riskler barındıran bir durum olduğu belirtiliyor.
Fed’in kriz zamanlarında dolar likiditesi sağlamaması, kısa vadede dolar fonlama maliyetlerini yükselterek doların değer kazanmasına yol açabilir. Ancak bu süreç, ABD’nin kendi finansal sistemi üzerinde de dalgalanmalara neden olabilir.
Avrupa Merkez Bankaları Fed’e Güvenini Kaybediyor mu?
Avrupa’daki merkez bankaları ve denetim kurumları, Washington yönetiminin politikaları nedeniyle Fed’in dolar fonlamasını sürdürüp sürdürmeyeceğini sorgulamaya başladılar. Özellikle Trump döneminde yaşanan politik değişimler, Avrupa’nın ABD’ye olan güveninde sarsıntılara yol açtı. Döviz Stratejistleri, Avrupa’nın ABD’ye olan bağımlılığını azaltmaya yönelik adımlar attığını belirterek, bu eğilimin dolara olan bağımlılığı da sorgulamaya açtığını ifade etti.
ABD’nin Finansal Liderliği Tehlikede mi?
ABD’nin küresel finans sistemindeki liderliği, büyük ölçüde doların dünya rezerv para birimi olarak kalmasına dayanıyor. Ancak Fed’in kriz dönemlerinde dolar likiditesi sağlamaktan çekilmesi, uluslararası finans sisteminde yeni dengelerin oluşmasına neden olabilir. Bu durum, doların küresel hakimiyetini sarsabilecek önemli bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor.