TEPAV’ın 18. Para Politikası Değerlendirme Notu Yayımlandı: Enflasyon, Riskler ve Politika Önerileri

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) tarafından yayımlanan 18. Para Politikası Değerlendirme Notu, Türkiye’nin Ocak ve Şubat 2025’te kaydettiği yüksek enflasyonun G20 ülkeleri arasında en yüksek seviyelerde yer aldığına dikkat çekiyor.

Raporda, Merkez Bankası’nın 2025 yıl sonu enflasyon tahmininin üst sınırına ulaşılmasının zor olduğu belirtilirken, yıllık enflasyonun azalış eğiliminin devam etmesinin beklendiği ifade ediliyor. Ancak, mevcut makroekonomik programın karşı karşıya olduğu riskler de vurgulanıyor.

Enflasyon ve Riskler

Rapor, son altı ay içinde yıl sonu enflasyon tahminlerinin üç kez yukarı yönlü revize edildiğini belirtiyor. Bu durumun, ekonomik aktörlerin beklentilerini olumsuz etkileyerek enflasyonla mücadeleyi zorlaştırdığı ifade ediliyor. Ayrıca, faiz indirimlerinin enflasyon beklentilerini yeterince kontrol altına alamadığı ve enflasyon tahminindeki son yukarı yönlü güncellemenin, faiz indirimi kararının hemen ardından gelmesinin para politikasına duyulan güveni zedeleyebileceği belirtiliyor.

Öne çıkan risklerden bazıları şunlar:

  1. Sık Güncellenen Enflasyon Tahminleri: 2025 yılı enflasyon tahminleri kısa süre içinde %14’ten %24’e yükseltildi. Bu tür belirsizlikler, ekonomi aktörlerinin güvenini sarsıyor.
  2. Faiz Politikaları: Zorlama faiz indirimlerinin enflasyon beklentilerini çıpalamakta yetersiz olduğu belirtiliyor.
  3. Fiyatlama Davranışları: Özellikle rekabetçi piyasalarda faaliyet göstermeyen firmaların yüksek kâr marjlarını koruma amacıyla enflasyona atalet kazandıran fiyatlandırma politikaları sürdürmesi bir risk olarak değerlendiriliyor.
  4. Kamu Tarafından Belirlenen Fiyatlar: Tek seferlik yüksek fiyat artışlarının ardından yapılan indirimlerin, fiyat belirleme süreçlerinde öngörü eksikliğini ve kurumlar arası koordinasyon sorunlarını gösterdiği ifade ediliyor.
  5. Bütçe Açığı: 2024’te olduğu gibi yüksek bütçe açığının devam etme potansiyeli, 2025 yılı hedefleri açısından risk oluşturuyor.
  6. Makroekonomik Programın Desteklenmemesi: Mayıs 2023 sonrası uygulanan ekonomi programının kapsamlı bir kalkınma stratejisine dönüşmemesi, programın etkinliğini azaltıyor.

Çözüm Önerileri

TEPAV, enflasyonla mücadelede kapsamlı bir kalkınma stratejisi oluşturulması gerektiğini vurguluyor. Önerilerden bazıları şunlar:

  • Maliye politikalarının enflasyonla mücadeleyi desteklemesi: Vergi reformu, kayıt dışılıkla mücadele, kamu harcamalarının etkinlik gözetilerek yeniden yapılandırılması gibi önlemler alınmalı.
  • Kamu tarafından belirlenen fiyatların enflasyonu artırıcı etkisinin kontrol edilmesi.
  • Merkez Bankası, TÜİK ve BDDK gibi kurumların bağımsızlığının korunması.
  • Türk Lirası’nın reel değerlenme düzeyinin yakından takip edilmesi.
  • Enflasyon hedeflerinin hükümetle birlikte açıklanması.

Faiz Politikası Konusunda Görüşler

TEPAV Para Politikası Çalışma Grubu, ağırlıklı olarak politika faizinde değişiklik yapılmaması gerektiği yönünde görüş bildirdi. Sekiz üyenin yedisinin faiz oranlarının sabit tutulmasını, bir üyenin ise 250 baz puanlık bir indirim yapılmasını önerdiği belirtildi.

TEPAV’ın değerlendirmesine göre, mevcut ekonomi programının kapsamlı bir kalkınma stratejisiyle desteklenmesi ve yapısal reformların hızla hayata geçirilmesi, enflasyonla mücadelede kritik öneme sahip.