İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Borsa İstanbul’da Manipülasyon İddialarını Soruşturuyor

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Borsa İstanbul pay piyasasında son dönemde yaşanan olağandışı fiyat hareketleri ve manipülatif haber iddialarına yönelik resen soruşturma başlattı.

Yapılan açıklamada, finansal sistemin temel taşlarından biri olan Borsa İstanbul’da yatırımcı güvenliğini korumak ve şeffaflığı sağlamak amacıyla harekete geçildiği belirtildi.

Soruşturma, 5271 sayılı CMK’nın 160. maddesi kapsamında başlatılırken, piyasayı yanıltıcı haberlerle etkilediği öne sürülen kişilere odaklanılıyor. Sürecin Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) ile koordineli şekilde yürütüleceği ve SPK’nın inceleme raporlarının soruşturmaya rehberlik edeceği ifade edildi.

SPK ve Yapı Kredi Yatırım’dan Açıklamalar

SPK, 21 Şubat 2025’te yaptığı duyuruda Borsa İstanbul’daki tüm işlemlerin incelendiğini açıklamıştı. Aynı gün, pay piyasasında 6,5 milyar TL’lik satış gerçekleşirken, bu işlemlerin %55’inin (3,5 milyar TL) Yapı Kredi Yatırım tarafından yapıldığı ortaya çıktı. Konuya ilişkin sosyal medya ve basında yer alan iddialar üzerine Yapı Kredi Yatırım, dün yazılı bir açıklama yayınladı.

Açıklamada, söz konusu işlemlerin tamamen müşteri emirleri doğrultusunda ve piyasa düzenlemelerine uygun şekilde gerçekleştirildiği vurgulandı. Şirket, 2018’den bu yana hem pay hem de VİOP piyasalarında işlem hacmi lideri olduğunu hatırlatarak, 21 Şubat’ta pay piyasasında en yüksek satıcı, VİOP’ta ise en yüksek alıcı konumunda bulunduğunu kaydetti. Müşteri kararlarına müdahale etmediklerinin altı çizilirken, asılsız iddialar için yasal yollara başvurulacağı bildirildi.

Yasal Süreç Devam Ediyor

Başsavcılık, manipülasyon ve yanıltıcı bilgi yayma şüphesiyle başlattığı soruşturma kapsamında SPK ve Borsa İstanbul’un teknik incelemelerini takip edecek. Yapı Kredi Yatırım ise işlemlerdeki rolünün yalnızca aracı kurum statüsünde olduğunu tekrarlayarak, itibar zedeleyici açıklamalara karşı hukuki haklarını saklı tuttuğunu duyurdu.

Sürecin, piyasa istikrarı ve yatırımcı güveninin yeniden tesis edilmesi hedefiyle ilerleyeceği öngörülüyor.