Kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, Türkiye ekonomisine ilişkin yeni tahminlerini açıkladı. Raporda öne çıkan rakamlar, hem enflasyonda kademeli bir gerilemeye hem de büyümede kontrollü bir seyir beklentisine işaret ediyor. Fitch, Türkiye’nin güçlü ve zayıf yanlarını dengeli bir şekilde ortaya koyarken, özellikle para politikası, döviz kuru ve rezervler üzerinden önemli mesajlar verdi.
Fitch’e göre Türkiye’de enflasyon 2025 yılı sonunda yüzde 28’e, 2026 yılı sonunda ise yüzde 21’e gerileyecek. Bu öngörü, sıkı para politikasının etkilerinin zamana yayılarak hissedileceğini gösteriyor. Kuruluş, reel faiz oranının da 2026 yılı itibarıyla yüzde 3 seviyelerine ineceğini tahmin ediyor. Bu da enflasyona kıyasla faiz oranlarının bir miktar pozitif kalacağını ancak çok yüksek reel faizlerin görülmeyeceğini işaret ediyor.
Büyüme tarafında ise Fitch, Türkiye ekonomisinin 2025 ve 2026 yıllarında yüzde 3,5, 2027’de ise yüzde 4,2 oranında büyüyeceğini öngörüyor. Bu tahminler, pandemi sonrası yeniden dengelenme sürecini büyük oranda tamamlamış, daha istikrarlı ama hızlı olmayan bir büyüme patikasına işaret ediyor. Fitch, 2027 yılında seçim öncesi bir miktar politika gevşemesinin mümkün olduğunu ancak geçmişte olduğu gibi yüksek negatif reel faiz ortamına geri dönüş beklemediğini de özellikle vurguluyor.
Raporda dikkat çeken bir diğer nokta ise döviz kuru tahmini. Fitch, dolar/TL paritesinin 2027 sonunda 53 seviyesine ulaşmasını bekliyor. Bu tahmin, kurda kademeli bir yükseliş öngörüsünü içeriyor. Bu artış, enflasyon hedeflerinden daha yüksek bir nominal değer kaybına işaret ediyor olsa da, piyasa beklentileri ve rezerv politikasıyla birlikte kontrollü bir kur süreci hedeflendiği izlenimini veriyor.
Fitch ayrıca Türkiye’nin güçlü yönlerini de not ediyor. Düşük kamu borcu oranı, dış finansmana erişimi sürdürme geçmişi, dirençli bankacılık sistemi ve kişi başına düşen görece yüksek GSYİH seviyesi, ülkenin notunu destekleyen temel faktörler olarak öne çıkıyor. Türkiye’nin brüt uluslararası rezervlerinin eylül sonunda 184 milyar dolara ulaşması da Fitch’in değerlendirmesinde önemli bir veri olarak yer alıyor. Bu seviye, rezerv tamponlarının güçlenmeye başladığını gösterirken, dış finansman tarafındaki riskleri bir nebze azaltıyor.
Bu tablo, ekonomide son dönemde uygulanan sıkı para politikasının etkilerinin kademeli şekilde hissedilmeye başlandığını gösteriyor. Ancak Fitch’in projeksiyonları, enflasyonla mücadelenin uzun bir sürece yayılacağını ve kur istikrarının tamamen sağlanmasının zaman alacağını da ortaya koyuyor.
Sonuç olarak Fitch’in değerlendirmesi, Türkiye ekonomisinin güçlü yanlarını teslim ederken, kırılganlıkların da tamamen ortadan kalkmadığını net bir şekilde gösteriyor. 2027’ye kadar olan dönemde, para politikasındaki kararlılık, dış finansman koşulları ve yapısal adımların seyri, bu tahminlerin ne ölçüde tutacağı üzerinde belirleyici olacak. Ekonomi, bir yandan rezervlerini güçlendirip enflasyonu düşürmeye çalışırken diğer yandan kontrollü bir büyüme patikasında ilerlemek durumunda kalacak. Bu da yönetilmesi kolay olmayan ama başarılması halinde istikrarlı bir ekonomik zemine dönüşebilecek bir süreç anlamına geliyor.










