ABD’de açıklanan Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) verisi, piyasaların merakla beklediği kritik gündemlerden biriydi. Yıllık enflasyon oranı %2,9 olarak açıklandı ve beklentiyle aynı geldi. Ancak verinin piyasa beklentilerini karşılamasına rağmen, finansal piyasalarda özellikle kripto tarafında sert hareketlere neden olması dikkat çekti.
Veri öncesinde 114.400 dolar seviyesinde işlem gören Bitcoin, açıklamanın hemen ardından satış baskısıyla 113.800 dolara kadar geriledi. Benzer şekilde Ethereum da 4.490 dolardan 4.320 dolara düşerek yatırımcılarına kısa vadeli kayıp yaşattı. Bu tablo, makroekonomik verilerin kripto piyasalarında ne denli güçlü bir oynaklık yaratabileceğini bir kez daha ortaya koydu.
ABD Dolar Endeksi’nde (DXY) de benzer bir hareketlilik gözlendi. Veri öncesinde 98,1 seviyesinde bulunan endeks, açıklamanın ardından 97,7’ye geriledi. Normal şartlarda dolardaki zayıflamanın riskli varlıkları desteklemesi beklenirdi ancak kripto para piyasasında tam tersi yönde sert satışların yaşanması, piyasa dinamiklerinin halen kırılgan olduğunu gösteriyor.
Piyasalar açısından bu gelişmenin en önemli sonucu, ABD Merkez Bankası’nın (FED) faiz politikalarına ilişkin beklentilerin yeniden şekillenmeye başlaması oldu. Enflasyon verisinin beklentilerle uyumlu gelmesi, FED’in faiz indirimlerinde aceleci olmayabileceğini düşündürüyor. Bu da yatırımcıların pozisyonlarını temkinli bir şekilde gözden geçirmelerine yol açtı.
Analistler, enflasyonun sürpriz yapmamasına rağmen volatilitenin yükselmesini, piyasadaki genel belirsizlik ortamının işareti olarak yorumluyor. Kripto para piyasasının makroekonomik verilere olan duyarlılığı son dönemde daha da artmış durumda. Özellikle Bitcoin ve Ethereum gibi öncü varlıkların birkaç dakikalık süreçte yüz milyonlarca dolarlık piyasa değer kaybı yaşaması, yatırımcıların risk algısının ne kadar yüksek olduğunun altını çiziyor.
Bu noktada dikkat çekici olan bir diğer unsur, yatırımcıların sadece veriye değil, verinin FED politikaları üzerindeki olası etkilerine odaklanmaları. Enflasyonun beklentilerle aynı gelmesine rağmen piyasadaki fiyatlamalar, faiz indirimlerinin zamanlaması konusunda kesin bir güvenin olmadığını gösteriyor. Yani yatırımcılar açısından asıl mesele verinin kendisinden ziyade, verinin FED’in para politikası üzerindeki yansımaları oluyor.
Kripto piyasaları için bu gelişme bir kez daha gösteriyor ki, geleneksel piyasalarda yaşanan dalgalanmalar artık doğrudan dijital varlıklara da sirayet ediyor. Bitcoin’in “dijital altın” benzetmesi güçlendikçe, makroekonomik gelişmelerin etkisi de o oranda belirginleşiyor. Ancak yatırımcılar için önemli olan nokta, bu tür hareketlerin kalıcı olup olmayacağı. Şimdilik satışların daha çok kısa vadeli spekülatif pozisyonlardan kaynaklandığı yorumları öne çıkıyor.
ABD enflasyon verisinin beklentiyle aynı gelmesi kripto piyasalarında beklenmedik şekilde sert satışları tetikledi. Doların gerilemesine rağmen kriptoların değer kaybetmesi, piyasalardaki kırılganlığın sürdüğünü ortaya koydu. Önümüzdeki süreçte FED’in atacağı adımlar ve küresel risk iştahındaki değişimler, kripto yatırımcılarının yönünü belirleyecek en kritik faktörler olmaya devam edecek.










