Stablecoin’de İki Ayrı Çin Yaklaşımı
Çin, stablecoin tanıtımlarını yasaklayarak hem spekülasyon riskini hem de dolandırıcılık ihtimalini azaltmayı hedefliyor. Ülkenin finansal düzenleyicileri, temmuz sonu ve ağustos başında aracı kurumlar ile araştırma kuruluşlarına gönderdikleri talimatlarda stablecoin’ler hakkında rapor yayımlamayı, seminer düzenlemeyi ve yatırımcı ilgisini artırabilecek her türlü tanıtım faaliyetini durdurmalarını istedi. Yetkililer, özellikle dolar sabitli bu dijital varlıkların yasa dışı fon toplama ve spekülasyon amacıyla kullanılabileceği uyarısında bulunuyor.
Stablecoin’ler, blockchain tabanlı ve genellikle nakit ile kısa vadeli hazine bonoları gibi varlıklarla desteklenen dijital paralar olarak kripto ekosisteminde ödeme, ticaret ve transfer aracı olarak kritik bir yer tutuyor. Son dönemde uluslararası para transferlerinde de yaygın şekilde tercih edilmeleri, devletlerin ilgisini ve endişesini aynı anda artırmış durumda. Çin’in temkinli tavrı ise yeni değil. Temmuz ayında Shenzhen yönetimi, stablecoin yatırımı adı altında yürütülen dolandırıcılık girişimlerine karşı halkı uyarmıştı.
Ancak aynı coğrafyada farklı bir tablo da var. “Tek Ülke, İki Sistem” prensibi sayesinde ayrı bir hukuki yapıya sahip Hong Kong, stablecoin ihraççıları için düzenleme çerçevesi hazırlayarak dijital varlık merkezi olma yolunda ilerliyor. Hong Kong’un bu adımı, küresel kripto yatırımcılarının ilgisini çekmeyi ve Asya’daki finans merkezi statüsünü güçlendirmeyi hedefliyor.
Çin’de kripto ticareti yasağına rağmen tezgâh üstü (OTC) işlemler hız kesmiyor. Chainalysis verilerine göre 2024’ün ilk dokuz ayında Çin’de yaklaşık 75 milyar dolar değerinde OTC işlemi gerçekleştirildi. Bu durum, resmi yasakların piyasa faaliyetlerini tamamen durduramadığını, aksine işlemlerin kayıt dışı alanlara kaydığını gösteriyor.
Bu arada ABD, stablecoin’lere daha pozitif yaklaşan bir çizgi izliyor. Geçtiğimiz ay Başkan Trump, ülkenin ilk federal stablecoin yasası olan GENIUS Act’ı imzalayarak yasal belirsizlikleri azaltmayı hedefledi. Böylece, küresel stablecoin düzenlemelerinde üç farklı model ortaya çıkıyor: Çin’in sert yasakları, Hong Kong’un düzenleyici entegrasyon adımları ve ABD’nin destekleyici çerçevesi.
Stablecoin’ler, küresel finans sisteminin geleceğinde önemli bir rol oynamaya aday. Ancak hangi ülkenin nasıl bir yaklaşım benimsediği, bu teknolojinin hızını ve yönünü belirleyecek gibi görünüyor. Çin ve Hong Kong örneği, aynı siyasi çatı altında bile regülasyon vizyonlarının ne kadar farklılaşabileceğinin canlı bir göstergesi.










