Altın Yatırımında Doğru Zaman: Çok Yükselince Sat, Çok Düşünce Al

Altın, tarih boyunca savaşların, ekonomik krizlerin ve belirsizliklerin en önemli sığınaklarından biri olmuştur. Bugün de değişen bir şey yok. Ancak son dönemde, yaşanan jeopolitik gerilimler ve çatışmalara rağmen altının beklenen ölçüde yükseliş göstermemesi, hatta zaman zaman satış baskısıyla karşılaşması yatırımcıların zihninde önemli soru işaretleri doğuruyor.

Savaşların patlak verdiği, merkez bankalarının faiz patikasında daha temkinli davrandığı ve küresel enflasyonun yeniden bir tehdit olarak öne çıkmaya başladığı bu ortamda, altının ons fiyatı uzun süre boyunca yukarı yönlü ivmesini korudu. Özellikle 3250 dolar ons seviyelerine ulaşılması, birçok yatırımcının “daha da gider mi?” sorusunu gündeme getirdi. Fakat piyasalar sürekli tek yönlü hareket etmez. Zaten analistler de aylardır altının ons bazlı olarak aşırı yükseldiğini ve ciddi bir düzeltmeye ihtiyaç duyduğunu dile getiriyordu. Bugün gelinen noktada, bu öngörünün adım adım gerçekleştiğini görmekteyiz.

Bununla birlikte, altına yatırım yaparken sadece kısa vadeli fiyat hareketlerine odaklanmak büyük resmin gözden kaçmasına neden olur. Altın nihayetinde dolar bazlı bir varlık. Ana amaç, doların zaman içinde kaybettiği satın alma gücünü hedge etmek, yani korumaktır. Uzun vadede altının yatırım portföyleri için sigorta işlevi gördüğü defalarca kanıtlanmış durumda. Bu yüzden altın alırken de satarken de bakılması gereken temel kriter, portföyün genel risk dengesi ve dolar bazlı getiri beklentisidir.

Diğer taraftan her yatırım aracının bir fiyatı ve değeri vardır. Çok basit bir kural var: Bir varlık çok yükseldiğinde — daha fazla yükseleceği beklense bile — bir noktada kâr realizasyonu yapılır. Aynı şekilde, bir varlık çok düştüğünde — riskler devam etse bile — kademeli alımlar düşünülür. Şu an altının ons fiyatının 3250 dolar bandından gerilemesiyle birlikte, uzun süre izlenen “düzeltme” beklentisi fiiliyata dönüşüyor. Bu da, elinde dolar bulunduran veya altın almayı uzun süredir planlayan yatırımcılar için fırsatlar yaratabilir.

Yine de hiçbir yatırım tavsiyesi tek başına geçerli değildir; portföyün büyüklüğü, yatırımcının risk iştahı, vade beklentisi ve ihtiyaç duyacağı nakit akışı mutlaka hesaba katılmalı. Altın uzun vadede güvenli liman olsa da, fiyat hareketleri kısa vadede zaman zaman yatırımcıları zor durumda bırakabilir. Dolayısıyla kademeli alım stratejisi, bugünkü belirsizlik ortamında hâlâ en makul seçenek olarak öne çıkıyor.

Sonuç olarak, savaşlar, jeopolitik gerginlikler, merkez bankalarının kararları ve küresel ekonomik belirsizlikler altını uzun vadede destekleyen unsurlar olmaya devam ediyor. Ancak piyasa dengeleri gereği, zaman zaman kaçınılmaz olan düzeltmeler de yatırımcılara fırsat sunuyor. Önemli olan, altına salt spekülatif bir kazanç aracı gözüyle bakmak yerine, onu dolar bazlı servet koruması olarak değerlendirmek ve duygularla değil planlı stratejilerle hareket etmek.

Analiz Uyarı

Eğitim amaçlı hazırlanan ve örnek verilerle desteklenen bu analiz (temel analiz, teknik analiz ve bilanço analizi), ilgili şirketin, endeksin, finansal aracın, emtianın, dövizin veya kripto paranın performansı hakkında genel bir bakış sunmaktadır. Bilançolarda güncel, doğru ve düzeltilmiş veriler için KAP bildirimleri ve şirket açıklamalarını takip etmenizi öneririz. Bu çalışmanın hazırlanmasında yapay zeka ve analiz yazılımları kullanılmıştır. Bilgilerde yanlışlık olabileceği unutulmamalı. Burada yazılan bilgilere istinaden işlem yapmayınız.