Scope Ratings: Küresel Büyüme Dirençli, Riskler Artıyor
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Scope Ratings, küresel ekonomiye ilişkin son değerlendirmesinde 2025’te beklenen ılımlı yavaşlamaya rağmen dünya genelinde büyümenin dirençli seyrini koruduğunu, ancak risklerin belirgin şekilde arttığını açıkladı. Kuruluşun raporunda, özellikle orta vadeli makroekonomik ve kredi görünümünün “negatif” olarak kalmaya devam ettiği vurgulanırken, Türkiye ekonomisine yönelik büyüme beklentilerinin yukarı yönlü revize edilmesi dikkat çekti.
Scope Ratings’e göre küresel ekonomi, son yıllarda yüksek enflasyon, sıkı para politikaları ve jeopolitik gerilimlere rağmen önemli bir dayanıklılık sergiledi. Dünya ve Avrupa ekonomilerinin toparlanmanın yedinci yılına girerken hâlâ büyümesini sürdürmesi olumlu bir tablo olarak değerlendirilse de, bu sürecin giderek kırılgan hale geldiği ifade edildi. Kuruluş, yüksek faiz oranlarının uzun süre kalıcı olmasının, borçlanma maliyetlerini pandemi öncesi dönemlerin üzerinde tutacağını ve bu durumun hem kamu hem de özel sektör bilançoları üzerinde baskı yaratacağını belirtti.
Türkiye ekonomisine ilişkin projeksiyonlar ise raporda pozitif ayrışıyor. Scope Ratings, haziran ayında paylaştığı tahminleri revize ederek Türkiye ekonomisinin 2025’te yüzde 4,2, 2026’da yüzde 4,0 oranında büyümesini beklediğini açıkladı. 2027 yılına gelindiğinde ise büyümenin yüzde 3,2’ye gerileyeceği öngörülürken, Türkiye’nin orta vadeli büyüme potansiyeli yüzde 3,8 olarak hesaplandı. Bu revizyonda, iç talebin görece güçlü kalması, ihracatta pazar çeşitliliği ve yapısal reformların etkisinin öne çıktığı değerlendiriliyor.
Küresel ekonomik görünüm tarafında ise büyümenin kademeli olarak yavaşlaması bekleniyor. Scope Ratings, dünya ekonomisinin 2025’te yüzde 3,3 büyüyeceğini, bu oranın 2026’da yüzde 3,2’ye, 2027’de ise yüzde 3,1’e gerileyeceğini tahmin ediyor. Raporda, merkez bankalarının faiz indirimlerine başlamasının ekonomik aktiviteyi destekleyebileceği ancak sıkı finansal koşulların tamamen ortadan kalkmayacağı vurgulandı. Özellikle gelişmiş ülkelerde yüksek kamu borcu seviyeleri ve artan faiz giderleri, büyüme üzerinde aşağı yönlü baskı unsuru olarak öne çıkıyor.
Ülke bazlı büyüme beklentileri de raporda ayrıntılı şekilde yer aldı. ABD ekonomisinin 2025’te yaklaşık yüzde 2,1, 2026’da ise yüzde 2,4 büyümesi beklenirken, Çin ekonomisinin 2025’te yüzde 5,0 olan resmi büyüme hedefini tutturacağı, 2026’da ise büyümenin yüzde 4,7’ye gerileyeceği öngörüldü. Euro Bölgesi-21 için 2025 büyüme tahmini yüzde 1,5, 2026 beklentisi ise yüzde 1,4 olarak açıklandı. Bölgenin lokomotif ülkesi Almanya’da büyümenin 2025’te yüzde 0,3 ile sınırlı kalması, 2026’da ise yüzde 1,0’e yükselmesi bekleniyor. Fransa için sırasıyla yüzde 0,9 ve yüzde 1,0; İtalya için yüzde 0,6 ve yüzde 0,7; İspanya için ise yüzde 2,9 ve yüzde 2,5 büyüme öngörülüyor. İngiltere’nin 2026’da yüzde 1,0, Japonya’nın ise yüzde 0,7 büyümesi bekleniyor.
Raporda dikkat çeken bir diğer unsur ise küresel risk başlıkları oldu. Scope Ratings, yüksek varlık fiyatlamalarının finansal istikrar açısından risk oluşturduğunu, özel kredi piyasalarında artan kaldıraç kullanımının olası bir şokta ciddi sorunlara yol açabileceğini vurguladı. Buna ek olarak, korumacı ticaret politikalarının yaygınlaşması, küresel tedarik zincirlerinin yeniden şekillendirilmesi ve devam eden jeopolitik gerilimlerin büyüme üzerinde aşağı yönlü baskı yaratabileceği ifade edildi.
Uzmanlar, Scope Ratings’in değerlendirmesinin özellikle Türkiye açısından olumlu sinyaller verdiğini ancak küresel belirsizliklerin yakından takip edilmesi gerektiğini belirtiyor. Önümüzdeki dönemde, para politikasındaki normalleşme adımları, mali disiplinin korunması ve yapısal reformların hız kazanması, hem Türkiye hem de küresel ekonomi açısından büyümenin sürdürülebilirliği açısından kritik önemde görülüyor.
