Altın Fiyatlarında Teknik Düzeltme: Piyasalar Enflasyon Verisine Odaklandı

Piyasalar temkinli olsa da, makroekonomik dinamikler altının uzun vadeli yatırım aracı olarak cazibesini korumaya devam edeceğini gösteriyor.

Altın fiyatları, güne hafif gerileme eğilimiyle başladı. ABD dolarındaki güçlenme ve yatırımcıların bu hafta açıklanacak kritik enflasyon verilerini beklemesi, değerli metal üzerinde baskı oluşturdu. Spot altın, günün ilk saatlerinde %0,2 gerileyerek 4.064 dolar/ons seviyesine indi; ardından sınırlı bir toparlanmayla 4.120 dolar bandında işlem görmeye başladı. Türkiye piyasalarında ise gram altın, sabah saatlerinde %0,6 oranında yükselerek 5.570 TL seviyesine ulaştı.

Piyasalarda son haftalarda görülen sert hareketler, altın fiyatlarının teknik bir düzeltme sürecine girdiğini ortaya koyuyor. Değerli metal, geçtiğimiz Pazartesi günü 4.381 dolar/ons ile tüm zamanların en yüksek seviyesini gördükten sonra, son iki seansta yaklaşık %6 oranında değer kaybetti. Analistler, bu geri çekilmeyi büyük oranda “teknik bir dengeleme” olarak değerlendiriyor. Ralli sonrası piyasanın soğuma sürecine girdiğini belirten uzmanlar, fiyatların 4.000 dolar/ons seviyesinin üzerinde kalmasının, düşüşün geçici bir rahatlama olduğuna işaret ettiğini ifade ediyor.

Yatırımcıların gözü şimdi Cuma günü açıklanacak Eylül ayı Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) verisinde. Enflasyonun yıllık bazda %3,1 seviyesinde kalması bekleniyor. Bu veri, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz politikasına ilişkin beklentileri şekillendirecek en önemli göstergelerden biri olarak öne çıkıyor. Piyasalar, Fed’in gelecek haftaki toplantısında 25 baz puanlık bir faiz indirimi yapma olasılığını büyük ölçüde fiyatlamış durumda. Faizlerin düşürülmesi, faiz getirisi olmayan değerli metalleri daha cazip hale getiriyor ve altına olan talebi destekleyen önemli bir unsur olarak görülüyor.

ABD dolar endeksi bu sabah itibarıyla %0,2 oranında artışla yükselişini sürdürdü. Doların güç kazanması, altın fiyatları üzerinde baskı yaratarak kısa vadeli talebi zayıflattı. Çünkü güçlü dolar, diğer para birimlerini kullanan yatırımcılar açısından altını daha pahalı hale getiriyor. Aynı dönemde gümüş fiyatları son iki seansta kaydedilen %7,6’lık düşüşün ardından değer kaybını sürdürürken, platin geriledi ve paladyum sınırlı bir artış kaydetti.

Küresel altın piyasaları sadece ekonomik göstergelere değil, jeopolitik gelişmelere de duyarlı bir seyir izliyor. ABD Başkanı Donald Trump’ın Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile ticaret görüşmeleri konusunda yaptığı iyimser açıklamalar, piyasalarda tansiyonun düşeceği beklentisini güçlendirdi. Bu durum, güvenli liman talebinin kısa vadede zayıflamasına yol açarak altın fiyatları üzerinde ek baskı oluşturdu. Ancak uzun vadede tablo farklı görünüyor. Artan bütçe açıkları, kamu borçlanması ve kalıcı hale gelen enflasyon endişeleri, yatırımcıların geleneksel para birimlerine olan güvenini aşındırıyor. Bu eğilim, altını yeniden “değer koruma aracı” olarak ön plana çıkarıyor.

Kısa vadede altının yönü, açıklanacak TÜFE verileri ve Fed’in faiz adımlarına ilişkin sinyallerle şekillenecek. Ancak orta ve uzun vadede küresel ekonomik istikrarsızlık, artan kamu borçları, jeopolitik belirsizlikler ve merkez bankalarının yüksek altın talebi, değerli metalin yükseliş potansiyelini destekleyen temel unsurlar olarak varlığını sürdürüyor.

Sonuç olarak, altın fiyatlarındaki mevcut gerileme, büyük olasılıkla teknik bir düzeltme niteliği taşıyor. Piyasalar temkinli bir görünüm sergilese de, makroekonomik dinamikler altının uzun vadeli yatırım aracı olarak cazibesini korumaya devam edeceğini gösteriyor. Özellikle düşük faiz beklentilerinin yeniden güçlenmesi, değerli metal için yukarı yönlü potansiyelin yeniden gündeme gelebileceğine işaret ediyor.