2026’da BIST 100’de Öne Çıkabilecek Sektörler

2026’da faiz indirimi ve jeopolitik gelişmeler, BIST 100’de bankacılık, gayrimenkul, savunma, enerji ve perakende sektörlerini öne çıkarabilir.

Borsa İstanbul’da 2026 beklentileri konuşulurken artık tek bir değişkenin değil, birden fazla dinamiğin aynı anda fiyatlanmaya başladığı bir döneme girildiğini söylemek yanlış olmaz. Uzun süredir yüksek faiz–yüksek belirsizlik denkleminde sıkışan piyasa, önümüzdeki yıl için daha net hikâyeler arıyor. Bu hikâyelerin merkezinde ise faiz indirimleri ve jeopolitik gelişmeler yer alıyor. Tam da bu nedenle, BIST 100 içinde bazı sektörlerin diğerlerinden belirgin biçimde ayrışma potansiyeli taşıdığı görülüyor.

Faiz indirimi denildiğinde ilk akla gelen ve bunun en doğrudan etkisini hisseden sektör kuşkusuz bankacılık ve genel olarak finans sektörü. Yüksek faiz ortamı bankaların kısa vadede kârlılığını desteklese de kredi hacmini baskıladı, risk iştahını sınırladı ve çarpanları aşağı çekti. 2026’da beklenen faiz indirimleri, kredi talebini canlandırırken aktif kalitesine dair beklentileri de iyileştirebilir. Bu durum bankaların uzun süredir baskılanan değerlemeleri üzerinde yukarı yönlü bir potansiyel yaratabilir. Piyasa açısından önemli olan nokta, faiz indirimlerinin ani değil, kontrollü ve öngörülebilir bir patikada ilerlemesidir. Böyle bir senaryoda bankacılık sektörünün BIST 100’e yön veren ana lokomotiflerden biri hâline gelmesi şaşırtıcı olmaz.

Faiz indirimiyle birlikte en hızlı refleksi gösterebilecek alanlardan biri de inşaat ve gayrimenkul sektörü. Özellikle Merkez Bankası’nın kredi politikalarında bir miktar gevşeme yapması, konut kredileri ve ticari gayrimenkul finansmanı tarafında zincirleme bir etki yaratabilir. Bugüne kadar yüksek finansman maliyetleri nedeniyle ötelenen talep, faizlerin düşmesiyle yeniden harekete geçebilir. Bu durum sadece müteahhitlik ve gayrimenkul şirketlerini değil, çimento, cam, demir-çelik gibi alt sektörleri de olumlu etkileyebilir. Piyasa burada da “olur mu”dan çok “ne kadar hızlı olur” sorusunun cevabını arayacaktır.

Benzer bir tablo otomotiv sektörü için de geçerli. Otomobil satışları büyük ölçüde kredi koşullarına duyarlı. Faizlerin düşmesi, taşıt kredilerinin yeniden erişilebilir hâle gelmesi anlamına geliyor. Bu da hem iç pazarda talebi canlandırabilir hem de stok yönetimi açısından firmalara nefes aldırabilir. Özellikle iç pazara çalışan, yüksek yerli üretim oranına sahip şirketler için bu dönemin daha avantajlı olabileceği söylenebilir.

Savunma sanayi cephesinde ise konu yalnızca iç dinamiklerle sınırlı değil; jeopolitik gelişmeler belirleyici rol oynuyor. Avrupa ile ABD arasında NATO çatısı altında hissedilen görüş ayrılıkları, Avrupa ülkelerini savunma harcamalarını artırmaya zorluyor. Bu eğilim, savunma sanayinde kendi üretim kabiliyetlerini geliştirmek isteyen ülkeler için yeni tedarikçiler arayışı anlamına geliyor. Türkiye’nin son yıllarda savunma teknolojilerinde yakaladığı ivme ve ihracat kabiliyeti, bu süreci sektör açısından önemli bir fırsata dönüştürebilir. BIST 100’de savunma sanayii ile ilişkili şirketlerin, 2026’da yalnızca iç talep değil, dış pazar beklentileriyle de öne çıkması olasıdır.

Enerji sektörü uzun süredir yüksek finansman maliyetlerinin baskısı altında. Özellikle yenilenebilir enerji yatırımları, yüksek faiz ortamında projelerin geri dönüş sürelerini uzattı ve bilançolar üzerinde yük oluşturdu. Faiz indirimleri bu noktada sektör için adeta kilit rol oynuyor. Finansman maliyetlerindeki düşüş, hem mevcut projelerin kârlılığını artırabilir hem de yeni yatırımların önünü açabilir. Enerji tarafında 2026 beklentileri, faiz indiriminin sürekliliğiyle doğrudan bağlantılı olacak gibi görünüyor.

Perakende sektörü ise genellikle ekonomik döngülerle birlikte hareket eden bir alan. Faiz indirimleriyle beraber büyümenin hızlanması ve tüketici güveninin toparlanması, perakende şirketleri için daha sağlam bir zemin oluşturabilir. Özellikle güçlü marka gücüne ve yaygın mağaza ağına sahip şirketler, bu süreçten diğerlerine göre daha hızlı faydalanabilir.

Genel resme bakıldığında 2026, BIST 100 için yalnızca “ucuzluk” tartışmasının yapıldığı bir yıl değil, hikâyelerin daha net seçildiği bir dönem olabilir. Faiz indirimi beklentisi ve değişen jeopolitik dengeler, sektörler arası ayrışmayı belirginleştirecek. Bu ortamda yatırımcı için en kritik konu, sadece hangi sektörün olumlu etkileneceğini değil, hangi şirketin bu hikâyeyi en iyi taşıyabileceğini doğru okumak olacaktır.

Analiz Uyarı

Eğitim amaçlı hazırlanan ve örnek verilerle desteklenen bu analiz (temel analiz, teknik analiz ve bilanço analizi), ilgili şirketin, endeksin, finansal aracın, emtianın, dövizin veya kripto paranın performansı hakkında genel bir bakış sunmaktadır. Bilançolarda güncel, doğru ve düzeltilmiş veriler için KAP bildirimleri ve şirket açıklamalarını takip etmenizi öneririz. Bu çalışmanın hazırlanmasında yapay zeka ve analiz yazılımları kullanılmıştır. Bilgilerde yanlışlık olabileceği unutulmamalı. Burada yazılan bilgilere istinaden işlem yapmayınız.