QNB Ekonomistleri Kasım’da Aylık Yüzde 1 Enflasyon Bekliyor

QNB ekonomistleri Kasım'da aylık %1 enflasyon bekliyor. 2025 sonu tahmini %32 seviyesinde kalarak düşüşte zorlanma sinyali veriyor.

​Türkiye ekonomisinin en hararetli gündem maddesi olan enflasyon konusunda gözler, 3 Aralık’ta Türkiye İstatistik Kurumu’nun açıklayacağı verilere çevrilmiş durumda. Piyasalar, ekim ayında yaşanan sürpriz yüksekliğin ardından bir rahatlama ararken, QNB Bank ekonomistlerinin paylaştığı son rapor, tünelin ucundaki ışığın niteliği hakkında önemli ipuçları veriyor. Ekonomistlerin kasım ayı için öngördüğü aylık yüzde 1’lik artış ve yıllık bazda yüzde 31,2’ye gerileme beklentisi, ekim ayındaki yüzde 2,55’lik aylık verinin yarattığı karamsar bulutları bir nebze olsun dağıtıyor. Bu veri, sadece matematiksel bir düşüşü değil, aynı zamanda uygulanan sıkı para politikasının etkilerinin gecikmeli de olsa hissedilmeye başlandığını gösteriyor.

Raporun detaylarına inildiğinde, enflasyondaki bu yavaşlamanın dinamikleri daha net anlaşılıyor. Özellikle gıda grubunda taze meyve ve sebze fiyatlarındaki geri çekilme, manşet enflasyonu aşağı çeken ana unsur olarak öne çıkıyor. Ancak burada dikkat çeken bir tezat var; tarladan gelen ürün ucuzlarken, işlenmiş gıda fiyatlarının yüksek seyrini koruması, maliyet baskılarının ve fiyatlama davranışlarındaki bozulmanın sanayi tarafında hala diri olduğunu kanıtlıyor. Öte yandan, otomobil, beyaz eşya ve elektronik gibi dövize duyarlı temel mallarda fiyat artışlarının hız kesmesi, döviz kurlarındaki görece yatay seyrin enflasyonla mücadeleye sunduğu en somut katkı olarak okunabilir. Kur geçişkenliğinin zayıflaması, bu kalemlerdeki alevlenmeyi durdurmuş görünüyor.

​Ancak madalyonun diğer yüzünde, QNB ekonomistlerinin 2025 ve 2026 projeksiyonları, mücadelenin uzun soluklu olacağını hatırlatan soğuk bir duş etkisi yaratıyor. Kasım ayında yıllık yüzde 31,2 olması beklenen enflasyonun, 2025 yıl sonunda yüzde 32 olarak tahmin edilmesi, önümüzdeki koca bir yıl boyunca enflasyonda kayda değer bir düşüş yaşanmayacağı, hatta “enflasyon ataletinin” (katılık) en belirgin haliyle hissedileceği anlamına geliyor. Bu durum, özellikle Ocak ayında yapılacak ücret ayarlamaları, yönetilen/yönlendirilen fiyatlardaki olası artışlar ve hizmet enflasyonundaki yapışkanlığın, baz etkisinin sona ermesiyle birlikte düşüşü frenleyeceğine işaret ediyor. 2026 için öngörülen yüzde 23’lük seviye ise tek haneli enflasyon hayalinin henüz ufukta görünmediğini, sabır testinin birkaç yıl daha süreceğini teyit ediyor. Kısacası, kasım ayındaki olası düşüş bir “mola” olarak sevindirse de, 2025 tahmini bize asıl yokuşun henüz bitmediğini fısıldıyor.