Bitwise tarafından piyasaya sürülen Solana (SOL) odaklı yeni ETF, daha ilk işlem gününde sergilediği güçlü performansla kripto para piyasasında yeni bir dönemin habercisi oldu. 28 Ekim’de New York Borsası’nda işlem görmeye başlayan Bitwise Solana Staking ETF (BSOL), yalnızca bir günde 69,45 milyon dolarlık net giriş kaydederek toplam varlık değerini 289 milyon dolara taşıdı. Bu rakam, Solana’nın toplam piyasa değerinin yaklaşık %0,27’sine denk geliyor.
BSOL’un başarısı yalnızca rakamlarla sınırlı değil; bu fon, ABD’de staking getirisi sağlayan ilk spot Solana ETF’si olmasıyla da finansal inovasyon açısından önemli bir dönüm noktası temsil ediyor. Bitwise, bu fon aracılığıyla yatırımcılara doğrudan Solana maruziyeti sunarken, aynı zamanda ağ üzerindeki staking mekanizmasından elde edilen getirileri de yatırımcılara yansıtmayı hedefliyor. Açılış gününde 10 milyon dolarlık ilk saatlik işlem hacmi ve gün sonunda 56 milyon dolarlık toplam hacim kaydeden fon, 2025 yılı itibarıyla ABD piyasasında listelenen kripto odaklı ETF’ler arasında en güçlü açılışı yapan ürün oldu.
Bloomberg kıdemli ETF analisti Eric Balchunas, fonun “220 milyon dolarlık güçlü bir başlangıç sermayesiyle” piyasaya giriş yaptığını belirterek, “Solana ETF’si performansıyla Ethereum ETF’lerinin ilk çıkışını bile geride bırakabilir” değerlendirmesinde bulundu. Bu yorum, Solana’nın yalnızca teknik üstünlükleriyle değil, finansal ürünlerdeki yansımasıyla da Ethereum’a ciddi bir rakip olarak görülmeye başlandığını ortaya koyuyor.
BSOL’un lansman günü, aynı zamanda iki diğer altcoin ETF’sinin de piyasaya çıktığı bir gündü: Canary Litecoin (LTCC) ve Canary HBAR (HBR). Ancak bu iki fonun ilk gününde herhangi bir net giriş ya da çıkış yaşanmadı. Üç fonun toplam işlem hacmi 65 milyon dolar olarak kaydedildi; bunun neredeyse tamamını Bitwise’ın Solana ETF’si oluşturdu. Bu fark, yatırımcı ilgisinin hangi yöne yoğunlaştığını açık biçimde gösteriyor.
ABD’de kripto ETF furyası, 2024 başında onaylanan Bitcoin spot ETF’leriyle başlamış ve ardından Ethereum ETF’leriyle devam etmişti. Bugün geldiğimiz noktada, spot kripto ETF’lerinin toplam varlık büyüklüğü 175 milyar doları aşmış durumda. Bu, geleneksel finans dünyasında dijital varlıklara olan güvenin artık kalıcı hale geldiğinin göstergesi olarak yorumlanabilir.
Solana ETF’sinin bu güçlü çıkışı, yalnızca Bitwise için değil, tüm kripto piyasası için yeni bir iştah döneminin başlangıcını temsil ediyor. Zira, kurumsal yatırımcılar artık yalnızca Bitcoin veya Ethereum gibi devlerle sınırlı kalmak istemiyor; yüksek işlem kapasitesi, düşük ücretleri ve hız avantajı ile Solana gibi ağlar da yatırım portföylerinde yer bulmaya başlıyor.
Bu gelişme, aynı zamanda kripto varlıkların meşruiyet alanının genişlemesi açısından da önemli. ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) uzun süre spot kripto ETF’lerine temkinli yaklaşmış olsa da, son dönemde artan onaylar regülasyon tarafında da paradigmaların değişmeye başladığını gösteriyor.
Önümüzdeki süreçte XRP, Avalanche, ve Chainlink gibi projelere yönelik ETF’lerin de gündeme gelmesi bekleniyor. Bu tür ürünler, bir yandan kripto paraların volatilitesini dengeleyebilecek uzun vadeli kurumsal sermayeyi çekmeye yardımcı olurken, diğer yandan kripto ekosistemine yeni bir istikrar katmanı kazandırabilir.
Sonuç olarak, Bitwise Solana Staking ETF’nin elde ettiği başarı, yalnızca Solana’nın gücünü değil, kripto finansın geldiği noktayı da simgeliyor. Artık mesele sadece dijital varlıkların teknolojik kapasitesi değil; bu varlıkların küresel finans sistemine entegrasyon hızı. BSOL’un gösterdiği ilgi, yatırımcıların bu entegrasyona hazır olduğunu, hatta onu hızlandırmaya kararlı olduklarını kanıtlıyor.
Bu gelişmelerin ışığında, Solana ETF’si yalnızca bir yatırım ürünü değil, kripto ekonomisinin olgunlaşma sürecinin kilometre taşlarından biri olarak tarihe geçebilir.











